15 Aralık 2020 Salı

DÜNYA İŞLERİ İÇİN ÇALIŞMAK

Dünya işleriyle uğraşmanın din ve tasavvuf hükümlerine aykırı olup olmadığı sorulur: Kur’ân, yani Allah, “İnsan” için “Ahsen-i takvim” diyor. “Takvim”in mânâsı nedir?– “Eğri bir şeyi doğrultmak” demektir. Demek ki, “Ahsen-i takvim” olan insanda hiçbir eğrilik ve hiçbir eksiklik, noksanlık olmamalıdır. Yani insan, her bakımdan tam ve noksansız olmalıdır. Şu halde, insan, gerek maddî, gerek mânevî hayatının önünü de, arkasını da düşünmelidir. Böyle yapmayıp da bir tarafa çekilip tesbih çeken, çalışmayan, kendisinin, çoluğunun çocuğunun rızkını temin etmeyen insan noksandır, “Ahsen-i takvim” sıfatına ulaşamamış demektir. İnsan, gücünün yettiği, elinden geldiği kadar çalışmalıdır. Çünkü arkasından gelenler, yani çoluk çocuğu ve daha sonraki torunları da kendinin birer parçasıdır. Parça da değil amma, konuşmak ve anlatabilmek için böyle söylüyoruz. O parçalar olmasa “tevhîd” tamam olmaz. Kazandığımız, kazanacağımız parada, değil kendi çocuklarımızın ve torunlarımızın, herhangi bir dilencinin bile hissesi vardır. “Tevhîd”i bu kadar geniş mânâda anlarsak, tenbellik etmeyiz, çalışırız. Fakat azâpsız, ihtirassız çalışmalıyız. Çalışmaktan, her türlü çalışmadan zevk almalıyız. Mânevî dünyamızı ihyâ edeceğiz diye bir tarafa çekilip oturursak, mânevîyyeti de yapamayız. Mânevîyyetin sultanı olan peygamberimiz de “Allah, çalışanın dostudur” demiyor mu? Bir insandan beşeriyet istifade etmiyorsa, o adamın kendinden, kendisi bile istifade edemez. Sırf kendi nefsini düşünen bir insan ufacık bir noktayı gözünün yakınına getirip bakan bir kimseye benzer. İnsan kendini görmeyi, menfaatini düşünmeyi bırakınca, o vakit (Elhamdü lillâhi Rabbül’âlemin) âlemine adım atar. Yani insan kendi nefsinden vazgeçtikten sonra, bütün varlıkların nefsi, kendi nefsi olur; hep onları düşünür. (Rabbül’âlemin)in mânâsı budur. Hz. Muhammed, kendi gözünden gören (Kudret)in, bütün âlemlerin mürebbîsi olduğunu anlayınca böyle söylüyor ve bize de “siz de böyle olun!” diyor.

Hiç yorum yok:

Yorum Gönder