24 Aralık 2020 Perşembe

KESRET ALEMİ,ÇALIŞMAK,PARAKAZANMAK,

. Bu âlem “kesret âlemi”dir. Kesret âlemine karışmak, çalışıp para kazanmak da lâzımdır. Bu da bir ilâhî kanundur. Bir meslek veya sanat sahibinin, işini yapması, ilâhî tahsiline mâni değildir; bilâkis çalışmaması mânidir. Mesleğimizde ve işimizde elbette çalışacağız. Meselâ bakkal veya esnafsak, birçok kimselerin, yani müşterilerin hakkı eşyalar bizim raflarımızda, dükkânlarımızda bekleyip durmaktadır. Gelip istedikleri zaman hakları olan o eşyaları onlara tevzî etmeğe, vermeye memur edilmişizdir. Yani Allah evlâtlarına, haklarını tevzî etme memuru olarak tâyin etmiştir. Nasıl çalışmayız… Hele çalışma da gör. Çalışıp para kazanmazsak kendimizden, ne kendimizin istifâdesi olur, ne de hemcinsimizin. Para bu kesret âleminin tılsımıdır. Para öyle bir tuzak öyle bir dalaveredir ki, onla yerince can, din düşmanlarımız olan bir milletten top, tüfek satın alır, icabında onun silâhını ona karşı kullanırız. Hayat ve sağlığımızı koruyan ilâcı belki de can düşmanımız olan milletten alıyoruzdur. Para her şeyi unutturuyor. Paraya, benim! diyoruz. Haydi zaptet, harcama bakalım seninse? Hayat, onun süratle değişmesinin, devretmesinin bir neticesidir. Paranın başlangıcı, ilki altındır. Fakat maden olarak ne işe yarar? Bıçak yapsak, ekmek keser mi? Kazma yapsak, toprağı kazar mı? Son zamanlarda diş yapmağa başladılar. Kıymeti, azlığındandır. Erbâbı her şeyden altın çıkarabilir ama onun için o kadar çok emek ve para sarf etmek lâzımdır ki çıkacak altın ile sarf edilen emek ve para arasındaki fark, altın çıkaracak adama ancak ekmek parası temin eder. Birçok madenler yanar, fakat altın yanmaz. İçine başka maden karışırsa, başlıyor sertleşmeye ve asabiyyete. İsyan eden altın değil, içindeki yabancı maddelerdir. Saflaşınca boyun eğiyor. İnsanlarda da “akıl” denilen bir altın madeni vardır; tasfiye ettin mi öyle bir hâle düşersin ki… Tasfiye etmezsen hariçten gelen kötü huyların akîdeleri aklımızın altınını bozar.

Hiç yorum yok:

Yorum Gönder