28 Mart 2024 Perşembe

BİR RÜYA

 Necib Sultanıma hizmet eden birisi anlattı. "Bir rüya gördüm. Rüyamda Türkiye'yi Mossad ajanları istila etmiş ve bir evden de bunlar idare ediliyor. Be Ya Huu esmasını çektiğimden her bir esma bir ajanı buluyor ve onu deryanın ortasına atıp batırıyor. Bu şekilde Hu esmalarına devam ettim. Esma, ajanları gizlendikleri yerden çıkartıp deryaya atıyor. Ajanların merkezi olan bir binaya çıktım. İki katlı bir bina imiş orada da ajanların başı varmış ben nerde Mossad ajanları " diye etrafa bağırmaktayım. Başkanları benim yanıma geldi boynuma bir iğne sapladı ancak bana tesir etmedi"

Hayır olur inşaallah dedi ve Gazze'deki katliama çok üzüldüğünü belirtti.

27 Mart 2024 Çarşamba

METLİ SULTANIN İZİNDEN GİDENLER:HACI MUSA (Ç....) HAZRETLERİ

MUSA BABA HAZRETLERİ,Konya Çumra' dır.2008 yılında Hakk'a yürümüştür.Metli Sultan'a ve Hüseyin Fikri Baba'ya 30 yılı aşkın hizmeti mevcuttur.Çiftcilik yapmış,bir müddet imamlık yapmış sonra ticarete başlamıştır.50 yaşlarında iken Hüseyin Fikri Efendinin emri ile ticareti bırakmış ve irşada başlamıştır."Oğlum birazda Tevhid fidanı ekelim" demiştir.Ömrünün sonuna kadar irşada devam etmiştir.İrşad için İzmir'e geldiğinde vefat etmiştir.Hak teala bulunduğu yerin dışında vefat eden ehli tevhid kullarına "Hicret" sevabı yazar imiş.Mekanı zaten cennettir.İzmir'de bulunan halifesi Abdullah efendi'nin naklidir.Hazretle alakalı bilgiler derlendikce bloğa eklenecektir.
 

25 Mart 2024 Pazartesi

HÜSEYİN SITKI DEDE

Metli Sultanımın mürşidi Filibeli Hüseyin Sıtkı dede,Filibe'den İstanbul'a gelir ve gerekli tahsilin sonunda Mesnevihanlık yapmaktadır.Konya  merkezde bulunan Asitane'nin mesnevihanı Hakk'a yürümesi üzerine yeni bir mesnevihan ihtiyacı için İstanbul'daki dergaha yazı yazılır.İstanbuldakiler Sıtkı Dede'yi Konya'ya gönderir. Sıtkı Dede konumunu izah edemez ve konya'daki dergahta mutfak işlerini yapar.İstanbul'dan gerekli cevap gelmeyince ikinci kez tekiden sorulur.Verilen cevapta "Sıtkı " isimli mesnevihan'ı gönderdikleri belirtilince hazret'e ismini o zaman sorarlar ."Sıtkı" cevabını alınca gerçek anlaşılır.
Sıtkı dede bekardır.Yaşı ilerlemiştir.Etraftak insanlar Dede'yi Hediye isimli zengin dul bir bayanla evlendirirler.Hediye hanım biraz geçimsizdir.Zaman zaman Dede'yi evinden kovmaya kalkar,sonra pişman olur geri çağırır.Ahir ömründe hazret hastadır.Evin salonuna bir yatak serilmiş,hazret içinde yatmaktadır.Konya'nın ne kadar büyük kimseleri varsa etrafında ziyarete gelmişlerdir.Hediye hanım, bu kadar meşhur ziyaretçinin Sıtkı dede'nin ziyaretine gelmesine hayret ederek "Bey yoksa sen Evliya mısın? diye sorar.Sıtkıdede el sallıyarak  cevap verir:"Çok geç anladın.Allaha ısmarladık" der  

19 Mart 2024 Salı

ŞEYH BEĞENMEMEK

 Manevi yola girmek isteyenler, bir tavsiye ile dergahları gezerler.Ancak gezdiği dergahlardaki bazı davranışlar hoşuna gitmez, ayrılır.Hoşuna gitmeyen bu davranışlarıda her yerde konuşur.Gıybet ettiğinin farkında değildir.Çünkü içindeki düşman kararını vermiştir:"Ben bu konuda haklıyım, karşı tarafın davranışı uygun değil"..Mürid manevi bir ihtiyaçla arayış yoluna girmiştir.Ancak nefsinin, bu hususta insanı caydırmak için devreye girdiğini bilmez ve  nihayetinde o dergahın gıybetini yaptığını , bunun mesuliyeti olduğunu idrak edemez.

Bu durumda ne yapmalı?..Beyazid-i Bestami hazretleri gerçek şeyhini bulmak için onlarca şeyh dolaştığını belirtmiştir.Bu nedenle manevi dünyada arayış gayreti gereklidir.Ancak,gittiği yerlerin gıybetini yapmak olmaz..İlahi irade kimin kiminle olacağını yazmıştır.Ancak bu mürit için perdelidir.Mürşit için ise açıktır.Mürşit kendisine kayıtlı olanları kabul eder.Başkasına kayıtlı olanların peşinde olmaz.Arayış müritte olmalıdır.

10 Mart 2024 Pazar

METLİ SULTAN'DAN DEVAM EDENLER

 Hüseyin Fikri sultanın yolunu devam ettirenlerden İzmir'deki Abdullah Hoca'ya bağlı olarak yolu devam ettiren ,Avusturya'da yaşayan Oğuz kardeşimiz anlatmıştır.Metli sultan Seydişehir'e bağlı Çavuş beldesinin dağ tarafındaki bir köye çadır kurmuştur.Mevleviliği bölgeye yaymıştır.Köylüler kuraklık bir zamanda yağmur duasına çıkarlar ama yağmur yağmaz.Köyün biraz altında bulunan Metli Sultan'a haber gönderirler.Yağmur duasına katılmak için.Hazret bir merkebe binmiş vaziyette toplantı yerine gelirken henüz aşağıda iken bir bulut etrafı kaplar ve insanlar sırılsıklam bir vaziyette köye zor yetişir.

5 Mart 2024 Salı

PROF ETHEM CEBECİOĞLU

Bu zatın bir rüyası anlatıldı. Hazret rüyasında Fethullah Gülen'i görmüş. Adam namaza  durmuş ancak rükua eğilmeden kıyamdan secdeye gitmiş. Zahiren bu rüya, İslamın bir rüknünün atlanıldığı anlamına gelse de derin manalar içermektedir. 

4 Mart 2024 Pazartesi

HÜSEYİN FİKRİ ÖZER


 Aslen Seydişehir Çavuşlar’dandır.Metli sultan’ın yetiştirdiği zatlardan birisidir.Metli Sultan’ın sağlığında İzmir’e gitmiştir.Orada ticaret yapmış, dergah açmıştır.Kestane pazarı denilen yerde bir direk dibinde Elma sattığı için “Elmacı Baba” diye bilinir.Bu mübarekle alakalı bilgileri yolunu devam ettiren halifesi Abdullah Demirözü aktarmıştır.Abdullah Bey İzmir’de yaşar.Aslen Seydişehir  Çavuşlar’dandır.Hüseyin Fikri Efendinin akrabalarındandır.

Abdullah Bey’in nakline göre Hazret Konya Tıp fakültesinde yatmıştır.Hastahanede yattığı süreçte 23 gün hizmetinde olmuştur.Hüseyin Fikri efendi hastahanede olduğu günlerde nöbetçi doktor başörtülü bir bayan doktor olan  Fatma hanımdır.Hüseyin efendi’nin dervişlerinin hastahanedeki tutumlarına bakarak hastanın manevi bir kişi olduğunu anlar.Çünkü, Doktor hanım geldiği vakit hasta gözlerini açmakta doktorun sözlerine cevap vermekte o gittikten sonra baygın bir durumda yatmaktadır.Doktor hanım durumu Hastahanenin o bölümünün başkanı olan bir Profesöre  aktarır.Yarın birlikte ziyaret edelim derler ve ertesi gün hastanın bulunduğu yere gelirler.Refakatçı olarak Abdullah efendi, Musa Çiftci ve iki kişi daha vardır.Sırasıyla sorar hasta neniz olur?.Hepisi Hasta “babamız olur” derler .Normal hayatta Hüseyin efendi’ye “Baba” diye hitap etmektedirler.Başhekim bu cevabı yutmaz.der ki “Biz boşuna Prof olmadık.Bu adamın Mevlevi Mürşidi olduğu söylenmektedir.Manevi durumu nedir?” deyince refakatçılar :”Efendim kendisine siz sorun”.Prof, Hüseyin Efendi’ye sorar:”Efendim siz Mevlevi mürşidimisiniz” deyince hasta göslerini açar ve cevap verir:”Evet Mevlevi mürşidi’yim.Siz bana hizmet ederseniz, yarın ahirette ben size himmet edeceğim” buyurur.Prof, Hüseyin efendinin elini öper.Hastahane masrafları birikmiştir.750 milyon TL olmuştur.O zamanın para birimi ile..Yıl 1996..Bizde para yok.Ancak Musa Çiftci hazretlerinin bir traktörü vardır.Birmilyar ikiyüzelli bin TL vermişler satmamıştı.O gün Çumra’dan ziyarete gelen birisine Musa Çiftci hazretleri dedi ki:”Bana yediyüzellimlyon getir traktörü götür” dedi.Adama parayı getirdi.Hastahane idaresine borcu ödemek için çıktık.İdare bize “Borcunuz yok” cevabını verdi.Kim ödedi, yahut Profesör kendisimi ödedi bilmiyoruz”..

Hastahanede bulunurken bir şeyh efendi ziyaretine gelir.Bu kişi Melami mürşidi Ali efendi olabilir.Bu zat hastahaneden ziyaret sonrası çıkarken koridordan ve merdivenlerden inerken sesli bir şekilde "Bu zamanın kutbunu görmek isteyen " diye bağırmıştır.

Hüseyin Fikri hazretlerinin türbesinin bulunduğu Seydişehir Çavuşlar beldesindeki evi boş olarak içinde hazretin eşyaları mevcut şekilde muhafaza edilmektedir. Anahtarı orada  bulunan torunlarındadır. misafirlerin kalmasına müsaade edilmektedir.

GÖRDESLİ HÜSEYİN EFENDİ

 Metli Baba'ya hizmet eden bir zat oluh 2 yıl önce dünyasını değiştirmiştir.Konya merkez'de yaşamıştır.Metli Dede'ye hizmet ederken ,Metli Sultan, GördesliHüseyin Efendi'yi bir bayanla evlendirmiştir.Bu evlilikten dört kızı olmuştur.Ona bahçe olabilecek bir arazi bağışlamıştır.Metli Sultan vefat ettikten sonra Hüseyin Efendi, Hasan Hüda hazretlerine ait ikinci bir ev için burayı bana ver, ben bahçeyi sana vereyim, bana gelen dervişleri de sana yönlendireyim sen ilgilen" demişse de Hasan Efendi VAZİFENİN AĞIRLIĞINDAN DOLAYI  kabul etmemiştir.Metli Sultan'da sağlığında aynı şeyi Hasan Efendi'ye teklif etmişti.Dergahı sana devredeyim diye.Bu teklifi yaptığı zaman Hasan Efendi çay doldurmakta imiş.Hazretin sözünün tesirinden o kadar terlemiş ki çaydanlığa parmaklarından sular damlamış olduğunu Hasan Efendi'nin kızı Hatice annemiz nakletti.