KABETÜ'L-UŞŞAK BAŞED İN MEKAM
HER Kİ,NA-KES AMED İNCA ŞOD TEMAM.........
Bu makam Aşıkların Kabe'si oldu. Noksan gelen tamamlanır.
ALLAH İÇÜN ALLAH İLE ALLAH'A GİDERSİN
ALLAH'TAN ALLAH İLE ALLAH'A GELİRSİN
15 Aralık 2020 Salı
AŞK
İnsan olmadan, ney nasıl kendi kendine ötemezse, “Kâmil insan”ı da öttüren Allah’dır. Yani onun sözleri, doğrudan doğruya Allah’ın sözüdür. Allah’ı bulmak için mutlak ve mutlak onu bulmak lâzımdır. İnsan kendi bilgisi ile Allah’ı bulamaz. Yazıcıoğlu, onu anlatmak için:
İkiyüzbin yıl, ey ârif! Kişi meydân-ı Tevhîdde
Seğirtse –kapmayaydı top- nedir bilmezdi ol Mevlâ.
diyor. Yani bir insan “Tevhîd” meydanında ikiyüzbin yıl koşsa, Mevlâ’nın kim olduğunu bilemez. Mevlâ’yı bilmek için, bir top varmış, o topu kapmalıymış. O topu kapmadıkça Mevlâyı bilmek imkânsızmış. Yazıcıoğlu bu sözü “Tevhîd” meydanında koşanlar için söylüyor. Ya “kesret” çöllerinde koşanlar ne yapsınlar?
İnsanı Allah’a aşktan başka hiçbir şey götüremez. Her varlık bir hâmî bir koruyucu ister; Aşk’ın hiç bir kimseye ve hiçbir şeye ihtiyacı yoktur. Aşk ebedîdir; yıkılmaz, geçmez; karanlık kabul etmez. Daimî bir şefkat lâmbasıdır aşk. Aşk, karanlıksız, gecesiz bir gündüzdür. Gündüzde bile karanlık vardır da Aşk’da yoktur. Gündüzün bir mağarada karanlık yok mudur? Pekalâ vardır. Güneşin ışığı mağaraya giremez. Fakat aşk’ın ışığına hiçbir şey hâil olamaz. Aşk’ta “Celâl” bulunmaz. Aşk, daima “Cemâl”in zâtıdır. Aşk’ın yabancısı yoktur. Aşk, herkesle herkestir; kucağını herkese açar.
Aşk, öyle bir şeydir ki hayata da muhtaç değildir. Hayatı olmayanın korkusu da olmaz. Korku, hayatın bekçisidir. Zerre kadar korkusu olan âşık değildir. Hayat, hayvanlara mahsustur. Hayat dedin mi, ölüm de beraber. Aşk ise ölümsüz bir hayattır.
Anadan doğan her insana aynı miktarda ilâhî aşk kudreti verilir. İnsanlar bu kudreti, bu aşk hazinesini ölü şeylere sarf ediyorlar da onun için bitiriyorlar ve sonunda bunuyorlar. Neye benzer: Bir çeliği dinamoya değdirince, mıknatıs olur. O mıknatısı hurda demirler arasına atarsak, mıknatıs demirlere değe değe bütün kuvvetini sarf eder, kaybeder. Akıl da böyle: Sarfoluna sarfoluna bir gün biter. Peki, öldükten sonra gideceğimiz âlemde akılsız ne yapacağız? Aklı olmayanın dini olmazsa aşkı olur mu? Âşık kat’iyyen bunamaz. Günden güne aklı da büyür, “Hâl”i de. Aşk’ın ve âşık’ın zamanı, senesi menesi yoktur. Yaş vücuda sahip ve tâbi olanlar içindir ve bunun bir sonu vardır. Âşık’ın ömrü ise ebedîdir.
Kaydol:
Kayıt Yorumları (Atom)
Hiç yorum yok:
Yorum Gönder