26 Aralık 2017 Salı

SADAKA VERME VAKTİ NEREDE KALDI?

Efendimiz (sav) bir gün avucunun içine tükürür ve parmağını bunun üzerine koyarak şöyle buyurur:
"Allah -azze ve celle- şöyle buyuruyor:"Ey Ademoğlu! Sen nasıl olur da Beni aciz bırakabileceğini düşünürsün?! Halbu ki Ben seni, tükürük damlası kadar bir sudan yarattım ve sana en güzel bir şekil verip her yönden mütenasip kıldım.Yeryüzünde süslü elbiseler içinde , ayaklarını yere sertçe vurarak kibir ve azametle yürüdün.Mal biriktirip kimseye vermedin.Can boğaza gelince ,"Tasadduk ediyorum" diyorsun.Artık sadaka verme vakti nerede kaldı!"
Bu işin Maddesel boyutudur.
Bir de insanın manevi sahada da sarfetmekle yükümlü olduğu şeyler vardır.Çünkü,matematiğe,yahut farklı bir yönde kabiliyetli olarak halkedilmiş olanların ,bu kabiliyetlerden yoksun olanlara karşı mevcut üstünlükleri nedeniyle sorumluluklarının olması  elzemdir.
Ayrıca denir ki:Cehennem, ruhani ahlak ve rahmani vasıflardan  müteşekkil insani kemalatı kendinde toplayan, ancak bunları sadık,aşık,muhabbet ehli, irşad, talim ve süluk yoluna müştak taliplere infak etmeyen kimseleri kendine çağırır.

Hiç yorum yok:

Yorum Gönder