Huccetül İslam Ebu Hamid Gazali (1058-1111)İslam düşünce
tarihinin en önemli şahsiyetlerinden biridir.İranın kuzeyinde Horasan’ın Tus
şehrinde doğmuştur.Selçuklu veziri Nizamül Mülk tarafından Bağdattaki Nizamiye medreselerinde öğretim görevlisi olmuştur.Bu görevi dört yıl
sürdürmüş.Meşgul olduğu zahiri ilimler, felsefe, kelam ve fıkıh kendisini tatmin etmiyordu.Bunlar
akılcı disiplinlerdi.Yaptığı en verimli iş öğrenci yetiştirmede bile , Allah’ın
hoşnutluğunu kazanmak için hareket ettiğini,şöhrete mağlup olduğunu farketti.EL-MUNKIZ
adlı eseri bu macerayı anlatır.Gazali Tasavvuftan başka bir şeyin kendisini
tatmin etmediğini anladı.Malını mülkünü dağıttı.Nizamiye medresesini ve
Bağdat'ı terk etti.Şam’da Emeviyye camiinde iki yıl itikaf ve inziva hayatı
yaşadı.İbadet ve tefekküre devam etti.Bir kısım kitaplarında anlattığı manevi-tasavvufi
halleri bizzat tattı ve onlar üzerine derinlemesine düşündü.Bu arada İhyau Ulum’u
yazdı.Din ve tasavvufun birbirinden ayrılmaz parçalar olduğunu anladı.
Gazali’den:
İnsanda ilk yaratılan dokunma duygusudur.Bununla
sıcaklık,soğukluk, rutubet, yumuşaklık, sertlik gibi özellikleri idrak
eder.Dokunma duygusu, renkleri ve sesleri katiyyen algılamaz.Bunlar dokunma
duygusuna göre yok gibidir.Daha sonra insan için göz yaratılır.O, bununla
renkleri ve şekilleri algılar.Duyuların en genişi budur..Sonra insanın işitme
duygusu gelişir.İnsan onunla sesleri ve nağmeleri işitir.Sonra tatma duygusu
yaratılır.Yedi yaşına yakın temyiz kudreti yaratılır.Böylece duyular aleminde
bulunmayan, bu alemin dışındaki şeyleri kavrar.Daha sonra akıl
yaratılır.Bununla vacip, caiz, imkansız gibişeyleri ve daha evvelki devrelerde
bulunmayan halleri idrak eder.”
Aklın yanı sıra başka bir durum vardır.Orada başka bir
göz açılır ki, insan bununla gaybı, gelecekte olacak bazı şeyleri görür.Temyiz
kuvvetinin makulatı idrakte aczi gibi, akılda sonuncu özelliğin alanına
erişemez.Sadece temyiz gücüne sahip birine, aklın idrak ettiği şeyler söylense ,
nasıl ki onu kabule yanaşmaz ve imkansız şeylerden sayarsa , bunun gibi bazı
akıllar da nübüvvet hassasına sahip kimselerin idrak ettiği şeyleri kabul
etmemişlerdir.Yaratılıştan kör olan kimse renkler hakkında ne bilebilir.”
Hiç yorum yok:
Yorum Gönder