9 Aralık 2019 Pazartesi

AÇLIK VE FAKRU ZARURET

Nil nehri kapkara kan kesildiğinde firavun zelil bir şekilde Hz. Musa'nın huzuruna geldi. Bu belanın üzerinden kaldırılmasını, tebaası nazarında küçük düştüğünü belirtti. Keza imana ilişkin hususlarda birden bire kabul edemeyeceğini, kısım kısım kabulle kendisine mühlet verilmesini, ancak öncelikle Nil nehrinin suyunun kan olması azabının kaldırılmasını, tarlalarına, ekinlerine ve ağaçlarına musallat olan çekirge musibetinin kaldırılmasını diledi. Hakk'ın izni ile Hz.Musa dua etti ve Nil nehri eski haline döndü. Çekirgeler siyah kömür haline geldi ve ekinler, toprak, ağaçlar birden bire verimli oluverdi. Açlıktan ölmek derecesine gelen insanlar birdenbire yemeğe düştüler ve aralıksız bir vaziyette üç gün yediler. Karınları doyduğu vakit derhal kendi nefislerinin ahkamı tarafına teveccüh edip yine azdılar. İsra suresi 17/83 ayetinde buyrulur:"Biz insana in'am ettiğmiz vakit (nimet verdiğimiz vakit) yüz çevirir ve kendi tarafına uzaklaşır. Ve ona şer temas ettiği vakit meyus olur".
Hz.Pir buyurur:Nefis firavundur, uyanık ol. Onu tok etme, taki o eski küfrü hatıra getirmeye. Ateşin harareti olmaksızın nefis latif olmaz. Cisim aç olmadıkça Hakk'a müteveccihen hareket edici değildir.Seyri sülukta muvaffak olmak istersen onu evvela riyazet ateşiyle yumuşat, ateşte kızıp kor olmadıkça demir dövülmez. Ağlasa da inanma, müslüman olmak istemez.
Eşek yükünü attığı vakit çifte atar.

Hiç yorum yok:

Yorum Gönder