3 Aralık 2019 Salı

İTİRAZIN VE SÜKUTUN ÇEŞİTLERİ

İtirazın aleni çeşidi söz ile karşı çıkıp muhalif olduğunu göstermektir. Tehlikeli olanı fiil ile (hal) ile karşı çıkmaktır. Sükutun avama ait olanı mürşit karşısında susmaktır. Derviş için muhalefetin içten olanı tehlikelidir. Zira mürşidin söylediklerini kalben kabul etmemek yahut şeyhin hareketlerine karşı içinden muhalefet etmek zararlıdır.
Ahmet Avni Konuk hazretleri mürşidi Mesnevihan Selanikli Esad Efendi hazretleriyle arasında geçen şu hadiseyi anlatır: Üstadımı ziyarete gitmiştim.Kendisi Çayırlı medresesindeki odasında halka şeklinde diz üstü oturmuş ziyaretçileriyle sohbet ediyordu. Sohbet esnasında üstad bir hadisi şerifi okudu ve akabinde "Sadakallahül azim" dedi. Ben içimden "sadakallahül azim" ayetten sonra söylenir diye geçirdim. Acaba Üstad unuttu mu? diye içimden geçirirken,üstad aynı hadisi bir daha okudu ve bana bakarak "Sadakallahül azim" buyurdu. Bu defa içimden "Acaba niçin böyle buyurdular dedim. Üstad  bu sefer bana hitaben "Öyle değil mi ya"VE MA YANTIGU ANİL HEVA İN HÜVE İLLA VAHYÜN YUHA"(Peygamber hevayı nefsinden söylemez!O ancak vahy olunan bir vahydir" buyurdular ve içimdeki ukdeyi halletiler. Bu nedenle dervişin insanı kamil huzurundaki sükutu yalnız zahiren değil, batınen de olması lazımdır.
Eğer huzuru kamilde zikr olunan edep dairesinde hareket etmezsen, her ne kadar kemalata istidadın var ise de, kendi kemalinle övündüğün için, batının sureti memsuh olur."Mesh" lüğatta bir şeyin iyi olan sureti fena suretle değişmesi manasındadır...

Hiç yorum yok:

Yorum Gönder