27 Nisan 2020 Pazartesi

ŞEYH ŞUAYB ŞEREFEDDİN EFENDİ

Gülşeni tarikatının Sezaiyye kolundan gelen şeyhlerindendir. Hacı Bayram hazretlerinin erbain çıkardıkları yerde şeyhlik yapmıştır. Şöhretten çekinirdi. Şeyhlerin merasimleri arasında görünmek istemezdi. Herkes dergahına gitmek için can atardı. Askeriyeden er ve paşalar da gelirdi. Huzurunda er rütbesinde bir asker mevcut iken paşa dahi gelse kapının yanında boş yer varsa paşa orada edebiyle otururdu."İster yerli olsun, ister dışarıdan,herkes eşittir"(Hac suresi 22/25) ayetinin sırrı tecelli etmişti.
Sefinei Evliya yazarı Hüseyin Vassaf efendi, sekiz sene Şerafeddin Efendi ile mektuplaşmıştı. Dünya gözü ile görmeyi dilediyse de bu isteği iki yıl kadar tehir oldu. 1908 senesinde vaki olan işaret üzre Edirne'ye niyet ederek hazretin dergahında üç gün üç gece misafir kaldı. Hazret şunları söylemiştir:
Evladım, sizi sekiz-on sene gıyabi muhabbetle meşgul eyledim. Fakiri görmenizi arzu etmiyordum. Çünkü gördüğünüz zaman "Benim gıyabımda muhabbet ettiğim bu adam mı imiş" diye halimize pişman olmanız ihtimali kuvvetli idi. Fakire teveccühünüz ziyade idi. Amma ne çare ki bunu devam ettirmeye imkan kalmadı. Yakın zamanda bu fani dünyadan ahirete göçeceğim.Dünya gözüyle görüşmeyi fakirde arzu ettim. Hamd olsun görüştük. Her ikimizin de bu muhabbeti asıl sahibine aittir. Cenab-ı Hak cümlemize ahiri akıbet hayırlılığı ihsan buyursunlar" dediler ve ağladılar

Hiç yorum yok:

Yorum Gönder