26 Haziran 2020 Cuma

ŞEYH SAİD'İN SON SÖZLERİ

28 Haziran 1928 günü saat 2.30 da idam sehpasına çıkartılan Şeyh Said'e "Son Saat gazetesi" muhabiri hatıra olsun diye bir defter uzatır ve Şeyh Said bu defter üzerine soğukkanlı bir şekilde Mekke Müşriklerince asılaın ilk şehid Hubeyb'ın sözlerini yazar:
"VELA UBALİ Bİ-SALBİ ALA CUZUİ'R-REDDİ
LEV KANE MASRAİ FİLLAHİ FİDDİN
"Eğer Allah ve din için kavga vermişsem
basit dallarda asılmaktan perva etmem
"Aşağıda ifade edilen şiir Şeyh Said'e atfedilir:
Devranın faciaları çeşit çeşit , türlü türlüdür.
Zamanın da sevindirici  ve hüzün verici anları  vardır.
Zaman için bazı kolaylaştırıcı teselliler vardır
Dine gelen zararın ise teselli edicisi yoktur.
Şeyh Said’i İslam davasının aziz bir şehidi olarak anlamayan ve Şeyh Said’le anlaşamayan ve onu kabullenemeyen bir Türkiye’nin İslam adına ileriye doğru atacağı bir tek adımı yoktur.
Mesela son yıllarda heveslendiği gibi ne zaman böyle bir şey yapmaya çalışsa, yani İslam adına ümmete ağabey olmak için emperyalizm tarafından çizilmiş ulusal sınırlarının dışına çıkmak istese; “Geri dön ve Şeyh Said’i anla ve anlaş, ondan sonra gel” diye derinlerden bir ses duyacaktır.
Şeyh Said’i anlamayan bir Türkiye ‘Küçük bir Türkiye’dir’, işin daha da kötüsü; ‘Küçülmeye devam edecek bir Türkiye’dir.
Unutmayalım ki tarih sahnesine çıktığından bu yana en izzetli ve şerefli günlerini Müslüman olduktan sonra yaşayan ve bunu bütün dünyaya kabullendiren Türkler, Kemalizm dayatmasıyla birlikte bu işin noktalanmasını istemişlerdir.
İddia ediyorum; İslam’la birlikte aziz olan ve tarih yazan Türkler, Kemalizm’le birlikte tarih sahnesinden silinip gidecek, olsa olsa Bulgarlar, Macarlar, Moldovlar ve kökeni Türk olan ama Müslüman olmayan uluslar gibi silik bir ulus olarak yaşayacaklardır.
Ve Kemalizm’in İslam’ın yerine geçmek üzere alternatif bir din olarak dayatıldığını en net bir şekilde anlayan ve buna karşı çıkan ve bu uğurda canını feda eden Şeyh Said hazretleri olmuştur.
Bugün hâlâ ona yapılan saldırılara cevap vermeyeceğim, özellikle ona “İngilizlerin adamı” iftirasını atanlara bir tek şey söyleyeceğim; Lütfen aynaya bakın, kim daha çok İngilizlere benziyor, kimin hayat tarzı İngilizlere benziyor?
Şimdi Kürtlere sesleniyorum, özellikle Şeyh Said’i inancından ve düşüncelerinden dolayı reddeden Marksist çevrelere, hdppkk yöneticilerine sesleniyorum. Şeyh Said’i anlamadığınız, kabullenmediğiniz sürece yapabileceğiniz hiç bir şey yoktur. Onun imanını ve düşüncelerini kavramadan ve kabullenmeden atabileceğiniz bir tek adım yoktur. Yapsanız yapsanız sadece emperyalistlerden kendinize efendi beğenmekle geçecek vaktiniz; Rusya olmadı Amerika olsun, yok Avrupa olsun, yok israil olsun... Tabi ki bu arada olan Kürdlere olacaktır, bugün olduğu gibi.
Şehadet yıldönümünde onu ve arkadaşlarını bir daha rahmetle yâd ediyorum.(Mehmet Göktaş-Doğru Haber Gazetesi

Hiç yorum yok:

Yorum Gönder