15 Haziran 2020 Pazartesi

HİLAFET HUSUSUNDA SON SÖZ

Hilafet hadisesi İslamın Devlet boyutuna ait bir mesele olup, sadece bir devleti ilgilendirmeyip tüm dünya Müslümanlarını ilgilendirir. Ancak, Hilafetin kaldırılması hadisesinde şu, bu  sebep olmuştur demek, hadiseyi sebepler tahtında gören şeriat boyutundan bakmak demektir. Bugün farzı muhal, Türkiye Cumhuriyeti bu müesseseyi tekrar ihya ettiğini ihtiva eden bir kanun çıkarsa yeniden ihya olunacak bu müesseseyi bekleyen bir yığın sorular ve sorunlar olacaktır. Bu sorulara net bir cevap verilemeyeceği gibi sorunlarda çözümsüz kalacaktır."Olanda hayır vardır" düsturu gereğince Hak teala bu müesseseyi kaldırmıştır. Aynı müessese tekrar ihya olmayacak kanaatindeyim. Bugün için milyarlık İslam aleminin üç milyon Yahudiye karşı Kudüs meselesindeki dağınıklığını gördükten sonra Hilafet müessesesini ihya etmek fitneden öteye geçmeyecektir. İhyasını talep eden insanlar şüphesiz samimi niyetlilerdir. Ancak vakti okumak gerekir. Hak Teala ne istemektedir, Resulullah Efendimiz ne istemektedir bunlara cevap verecek birisi bulunursa bu konu gündeme getirilebilir. Manevi yetki sahibi'ne maddi alemde de yetki verilirse Müslümanları bir araya getirecek, İslam'ın bayraktarlığını yapacak insan ortaya çıkmış olacaktır.
Hilafet konusuna tasavvuf cihetinden bakanlar, sabırla vaktin sahibinin gelmesini beklemek durumundadırlar.

Hiç yorum yok:

Yorum Gönder