17 Haziran 2020 Çarşamba

SİBER VATAN YAHUT TAKRİRİ SÜKUN

Otoriter idareler, asla eleştiriye tahammül edemezler Hak Teala'nın kendilerine sunduğu bu yetkiyi kendi kabiliyetleri ve bileklerinin hakkıyla kazandıklarını düşünerek bu yetkinin devam etmesi hususunda her türlü vasıtayı mubah görerek tedbirler alırlar. Hakiki müminler bilirler ki; İnsanların idaresine talip olmak en büyük mes'uliyeti gerektiren bir durumdur. Bu vazifeyi nefisleriyle istemezler. "Yük" olarak telakki ederler. Ve dünyevi her türlü makamların biteceğini, akabinde hem bu dünyada hemde öbür dünyada bir hesap kitap sonucu karşılığının olacağını bilirler.Bu nedenle eğer vazifeyi kabul ederlerse mutlaka "Halka hizmetin Hakk'a hizmet olduğu"nu düşünerek kabul etmişlerdir.
Bugünkü iktidar siber vatan sözünü etmeye başladı. Bu elektronik dünyası ve sosyal medya demek olup, Vatan müdafaasını bu alanda yapma düzenlemeleri yapacağının işaretidir. Bu alan ifade ve fikir hürriyetinin kullanıldığı bir alan olup, iktidar vatan müdafaasının kriterlerini ve süzgecini de kendi belirleyecektir. İdareye yöneltilecek bir eleştiri hemen vatana hıyanetle suçlanmaya muhatap olacaktır. 1920 yılından sonra bu ülkede "Takrir-i sükun" kanunu nam altında meclisten çıkartılan ve idareye, muhalif basını kapatmak ve idarecilerini hapse tıkmak şeklinde tecelli eden bir zamanın arifesindeyiz. Bu kanuna dayalı olarak, hükumetin yaptığı devrimleri eleştirenler üyeleri hukukçu olmayan İstiklal Mahkemelerinin kararlarıyla idam edilmiş yahut hapislerde çürütülmüştür. Tüm bu baskılar şiddetleri ne kadar olursa olsun Demokrat Parti'nin zaferine mani olamamıştır. Ancak Demokrat Parti'nin hatası geçmişi yargıya taşıyamamaktır.Yargıya taşıyamamakta haklıdır çünkü Ülkedeki vesayet odakları güçlü bir şekilde durmakta idi.
Yaşayacağımız süreçler var demek ki.

Hiç yorum yok:

Yorum Gönder