11 Eylül 2019 Çarşamba

KARAMANLI BİR MECZUP

Necib Sultanım anlatmıştı. Ben onaltı onyedi yaşlarında idim. O vakitler Man kamyonları moda idi. Karamanın zenginlerinden üç kişi birer man kamyonu aldılar.1000 TL peşinatla 50.000 TL'sına ayda bin lira ödeyerek. Bu üç kamyon, Karaman'ın yüklerini İstanbul'a taşımakta idiler. Üçü de peş peşe birlikte giderlerdi. Karamanın bir meczubu vardı.Kamyonculardan birisi bununla ilgilenirdi. Kamyonun manevraları esnasında aracın arkasına geçer, gel, gel" çekerdi. Diğer kamyoncular bu muavine gülerler idi.
Bir gün üç araçta yüklerini sarmışlar İstanbul'a sefere çıkacaklardı. Meczup kamyonun arkasında manevra için  "gel, gel" çekerken yüklü kamyonun tekeri bir çukura düştü. Diğer kamyoncular güldüler,"Meczubtan muavin olursa sonun bu "dediler. İki araç yola çıktı. Çukura çöken aracı çıkartmak için traktör v.s geldi uzunca bir çalışma ile beş altı saat sonra çukurdan kurtarıldı. Şoför meczuba kızmıştı ama belli etmedi. İstanbul'dan geldikten sonra, şoför meczubun gönlünü almak için yanına gittiğinde meczup:iki kamyonun yükünü alıp iyi para kazandın mı?"diye sorduğunda şaşırır. Zira yolda önceki iki araç  peş peşe giderken kaza yaparlar. Üçüncü araç kendilerine yetiştiğinde durumu görür. Kendi yükünü İstanbul'a bırakır,gelip diğer araçların yüklerini alıp İstanbul'a teslim eder. Nihayetinde bir seferle üç sefer parası kazanmıştır...

Hiç yorum yok:

Yorum Gönder