28 Ocak 2021 Perşembe

AŞIĞIN HALİ

Sâlikin mürşîdine hizmeti şâhâne gerek: Koya başın eşiğine, diye “Şâhâ! ne gerek?” Bu hâl zuhûr etmedikten sonra insan için kurtuluş yoktur. Onun için hep Aşk! Aşk! diye bağırıyorlar. Ateş nasıl her şeyi yakarsa, aşk da bütün kötü huylarımızı yakar; çünkü o da bir mâneviyyet ateşidir. (Mevlid)de “Yanar isem, ben yanayım yâ Halil!” diye bir söz var; neresindedir bilmem; bu söz de aşkı anlatmak istiyor. Âşık mütevâzı’dır, iddia sahibi değildir. “Ben bileceğim! Ben olacağım!” demez. Ne bileceksin! Ne olacaksın! Birinci Noter Hamdi Bey çok güzel birşey anlatmıştı: Bursa’da padişahın yakınlarından biri, padişaha: “Sen Süleyman Çelebi’den daha büyüksün!” diyor da, padişah: (Hâşâ, ben “Âmine Hatun, Muhammed ânesi” diyemedim. O benden çok büyüktür!” diyor.

Hiç yorum yok:

Yorum Gönder