24 Ağustos 2017 Perşembe

ALLAH'IN RAHMETİNİ DARALTMAYALIM

Fitne devrinde olduğumuz için ortalık Allah adına ahkam kesenlerden geçilmiyor.Müslümanın yaptığı her hareket İslam adına değerlendirilip yargılanıyor.İtiraz edenler,eleştirenler kendileri yaşamadıkları halde süslü kelimelerle haklılıklarını ifade etmektedirler.Kendi akıbetleri konusunda eminmişçesine karar vermektedirler.Evliyanın tüm büyükleri atacakları bir adım sonrası için dahi nefsin elinde oyuncak olma endişesini taşımaktadırlar.
Kelam ve fıkıhtan dem vuranlar cenneti kendilerince parselleyip ifrazla işgal etmektedirler.Sanki cennetin giriş kapısnın güvenlikçisiymişçesine cennetlik/cehennemlik sınıflandırmalarını çok kolay ifade etmektedirler.

Molla Cami hazretleri Silsiletül-z'zehep ADLI ESERİNDE ŞÖYLE DEMİŞTİR:
Kimin ehl-i kıble olduğunu ,
Hz.Peygambere (bav) iman ettiğini bildikten sonra,
Onda ilim ve amel bakımından yüz bidat,
Hata ve yanlışlıkta görsen,
Onu serzenişten dolayı tekfir etme,
Onu ehli nardan sayma.
Eğer bir kimsenin de sabah akşam
Din yolunda yrüyen Salihlerden olduğunu görürsen,
Allah Resulünün cennet-i Mev'a ile müjdelediği bir kimse değilse,
Yakin bir ilimle onu cennet ehlinden sayma,
Onun son gününden emin olma.
Şeyh Alaüddevle "Urve" kitabında şöyle demiştir:"Bütün islam fırkaları kurtuluş ehlidir.Peygamber (sav)'in :"Ümmetim 73 fırkaya ayrılacak;biri hariç hepsi cehennemde olacak,işte o fırka fırka-ı naciyedir" sözündeki kurtulacak olan fırka ŞEFAATSIZ OLARAK kurtulacak olan demektir.

Hiç yorum yok:

Yorum Gönder