28 Ocak 2022 Cuma

KURAN PRESPEKTEFİ İLE HALKLARIN(DEVLETLERİN)YOK OLUŞ NEDENİ:(2)

        2.Adaletin Yok Olması:

       Allah, elçisi Muhammed(as)'a: "Aralarında adaletle hüküm ver. Muhakkak ki, Allah adaletle hükmedenleri sever."(mAİDE 42)

       Hukukun adaletle uygulanmadığı  toplumlarda insanlar mutlu olamaz. Adaletin olmadığı devlet de asla güçlenemez, gelişemez.

       "Allah'ın sana bildirdiği şekilde insanlar arasında hak ile hükmedesin diye sana kitabı gönderdik.Sakın hainlerin tarafını tutma!"(Nisa 105)

Resulullah'a yapılan bu hitab, kıyamete dek tüm aile, kabile, şehir ve ülke yönetici ve idarecilerine bir emirdir.

       Resulullah da; geçmiş toplumların helak oluşlarını, cezai hükümlerin fakirlere uygulanıp, güçlülerin bundan muaf tutulmalarına bağlamaktadır.

        "Bir kavme olan kininiz, sizi adaletsizliğe götürmesin"(Maide 8) Şahsi kin, nefret, ihtiras ve menfaatle hüküm verilemez. Devlet; cinsiyet, etnisite, düşünce, inanç veya herhangi bir farklılıktan dolayı adaletten asla sapamaz.

       "Ey iman edenler! Her daim adaleti ayakta tutun! Şahsınız, ana-babanız, akrabalarınız aleyhinde olsa bile, fakir-zengin ayırımı yapmadan, Allah için doğru tanıklık edin, duygularınıza kapılıp adaletten ayrılmayın."(Nisa 135)  Burdaki hitab ve emir bireysel olarak herkese, özelde yöneticileredir.

      Allah, adaleti yerine getirebilmeleri için, elçilerine KİTAB ile beraber TERAZİ ve DEMİR'i vermiştir (Hadid 25) Burada KİTAB, ilahi yasalardır; TERAZİ, ilahi yasaların adaletle uygulanmasıdır; DEMİR de, ilahi yasaların adaletle uygulamasının önündeki engelleri yok edecek güçtür, devlet erkidir. Sahip olduğu erk ile, yasaları, halk arasında adaletle icra etmek Kur'an'ın, devlete, yöneticilere yüklediği sorumluluktur.

     Kur'an; iki şahıs, sınıf, kabile veya halk arasındaki münakaşa, çatışma ve savaşların adaletle sonlandırılmasından herkesi, özellikle de kanaat önderi, aydın ve yöneticileri sorumlu tutmaktadır:

    "İki topluluk savaştıklarında, adaletle aralarını düzeltin. Eğer biri sulhu kabul etmez, zulme devam ederse, hepiniz mazlumun yanında  olun"(Hucurat 9 ila 11)

       Ömer b. Abdülaziz, valisine: "Şehrimizi surlarla değil, adaletle koruyunuz" emrini verir. Adalet yoksa, sur, kale, kılıç, top ve tankların pek önemi yoktur ülkelerin korunmasında.

Hiç yorum yok:

Yorum Gönder