Zünnun-i Mısri,İbni Arabi hazretlerinden 350 yıl önce yaşamıştır.İbni Arabi ile zahiren görüşmemiştir.Ancak İbni Arabi hazretleri tecelliyatları arasında Zünnun ile olan bir görüşmesi nakledilmiş, Zünnun'a üstadlık yapmıştır:"
Bu tecellide Zünnun-i Mısri'yi gördüm.İnsanların en zarifi idi.Ona dedim ki:'Ya Zennun ,senin ve senden tekrar edenlerin 'Hak bütün tasavvur,temsil ve tahayyüllerin hilafınadır'sözü benim garibime gitti..Kevn sadece O'nunla ayakta dururken O'ndan nasıl hali olabilir?Ama O tabii ki kevnin aynısı değildir.çünkü O varken kevn yoktu.Ey sevgili dostum zünnun,mabudunu suretsiz ayn yapma!Ve O'nu tasavvurundan da ayrı tutma!Bu hayretle diğer bir hayreti örtme! Hakk'ın dediği gibi de! O;"O'nun misli yoktur"dediünefyetti."O işiticidir,görücüdür"Şuara 42/11)dedi ispat etti.Demek ki O tasavvur edilen bir ayn değildir ama yine O,o tasavvur edilenden de hali değildir.Bunun üzerine Zünnun 'Bende bu ilim yokken ben bu dünyadan göçmüşüm.Şimdi ise bu bana açık oldu.bu bilgiden (ölümden sonraki terakkimde)istifade göreceğim'dedi.Ben de ey Zünnun,Efendimiz ve sultanımız hazretlerinin Allah'tan "Onlar için Allah'tan hiç hesaba katmadıkları şeyler ortaya çıktı."(Zümer 39/47) sözünü bize nakletmesini bilmiyormusun? dedim.İlim ne bir vakitle ne bir mekanla ne bir neşe ile,ne bir hal'le ve ne de bir makamla mukayyed değildir.Bunun üzerine Zünnun;'Allah senden razı olsun .Bende olmayan bir şeyi bana açıkladın.Bu sayede rahatladım.Ölümden sonraki terakki kapıları bana açıldı ki benim bundan daha önce bir haberim yoktu.Allah benim yüzümden bunun karşılığı sana hayr olarak versin'dedi...(İbni arabi-Fütühat)
Hiç yorum yok:
Yorum Gönder