Yezid Rakkaşi (r.a)ın
şiyle dediği rivayet edilmiştir.”Kişi kabre konulduğu vakigt namazı sağından,zekatı
solundan doğrulup kalkar.İyilikleri onu gölgeler,sabrıda onun için mücadele
eder.Sabrı diğer amellerine şöyle der.”Sahibiniz önünüzdedir.Eğer onu
koruyabileceksenizkoruyun aksi halde ben onun arkasındayım.Yani gücünüz yeterse
sahibinizden azabı uzaklaştırınız.Yoksa sizin adınıza ben ona yeterim ve ondan
azabı uzaklaştırırım”Bu haber,sabrın amellerin en üstünü,rızanında sıfatların
en güzeli olduğuna delildir.
Sabır, ancak bela ve
zorluklara karşı olur.Terakki(manen yükselme)belanın kendisi ile değil ancak
sabır iledir.Yoksa sırf belalarla denenmiş olmak, kişinin allah katındaki
derecesini yükseltse ve onu ebedi saadete erdirseydi, müşrik ve kafirlerden
belaya uğratılanlar da bu dereceye nail olurlardı.Oysa onlar hakkında bela,azabın çabuklaştırılmasından ibarettir.Sabreden müminler için ise
derecelerinin tamamlanmasına ve
hatalarının bağışlanmasına vesile olur.Varlık cevherleri için bir iksir haline
gelir.
Mesnevi ‘de der ki:
Hakk,yüzbinlerce iksir
yaratmıştır.
Ama insan sabır gibi bir
iksir görmemiştir.
Meşakkat ve sıkıntı bağına bağlanıp
kalırsan
Sabret, çünkü sabır ferahlık ve sevincin
anahtarıdır.
Hayırda da şer de de dost
şükrederim
Çünkü kazada kaderde
beterin beteri vardır.
Rızk taksim eden O olunca ,şikayet küfürdür
Sabır gerektir, sabır genişliğe ulaşmanın
anahtarıdı
Allah'dan başka herkes
düşmandır,dost O’dur
Düşmana,dosttan yana
şikayetlenmek güzel olur mu hiç?
Bana
ayran verdiği sürece bal istemem
Çünkü her nimetin bir külfeti vardır.
Hiç yorum yok:
Yorum Gönder