17 Eylül 2016 Cumartesi

NEFSE GÜVENMEMEK GEREKLİDİR.

Çünkü nefsine güvenenler Allah'ın mekrinden emin olamazlar.Başlangıç hali güzel olan mürid,bir müddet iradesini terbiye etme yoluna girip epey bir zaman sohbetin şiddetli sıkıntılarına katlanarak müritlik nuruyla nurlanır.Öyme ki ,içinde talep ateşi tutuşur  ve bu ateş çevresini aydınlatır.Bu suretle mürîd ,saadet ve şekâvet sebeblerini öğrenerek kendisini kurtarcak sohbet ipine yapışır.Hizmete sarılır,dünyadan uzaklaşır.Nefsinin istek ve arzularını kesmeye yönelir.Kalb safâsndan şevk parıltıları doğar  ve rûH nurlarından zevk şimşekleri çakar.Bu noktaya ulaşan mürid,nefsinin hilesine aldanarak Allah'ın mekrinden emin olmaya başlar.ve nefsin tuzağına düşer.Bir anda kendini vesvese ve evhamların içinde bulur.Dünya zevk ve nasiplerine tekrar döner.Güneşi kaybolur, nefsi karanlıklar içinde kalır. Vuslattan önce visâl ipi kopar.Girmiş olduğu cennetten çıkar .Usanç ve bıkkınlıkla çok kötü bir duruma düşer.Nitekim Allah Teala hazretleri:"Halbuki o gün onlar için ,Allah taraından , hiç hesaba katmadıkları şeyler ortaya çıkmıştır"(Zümer 39/47) buyurmaktadır.

Mevlana Vakfı  İSKENDERUN

Av.Şemsettin KESER
semsettin.keser@hotmail.com

Hiç yorum yok:

Yorum Gönder