Kendi halinde bir ahbab,imam olan kardeşi ile olan rahatsızlığını anlattı."Tarikatı,Evliyayı ret ediyor.Varsa yoksa Kur'an diyor.İŞİD'i meşru görüyor.Kardeşim nasıl değişti?Şimdi kendisi ile bir kelime dahi konuşamıyoruz.Siz batılsınız"diyor.Katı selefi anlayışın son mamülleri."O kafirleri gördüğünüz yerde öldürün"ayetinin önüne hiç bakmazlar.Sonunu hiç okumazlar.Bu anlayış yaygınlaştırıldıkça İslam Terörle birlikte anılır hale getirildi.ve Bir islam ülkesi köle edilecekse bu küresel sermaye ve onların düşünce kuruluşları,büyük fonların takviye ettikleri kurumlar İslamın Selefi anlayıştaki uçlarını besleyerek onları ortaya sürmekte ve amacına ulaşmaktadır.Tasavvuf buna mani olmaktadır.Tarihin hiç bir devrinde bir tasavvuf teşkilatının,fütüvvet ehlinin baş kaldırarak halkı kin ve nefret içine soktuğu duyulmamıştır.Çünkü tasavvufun merkezinde dünya olmadığı için tüm dünya barışını temin edecek yegane unsurdur.Ama dünyayı tek başına emri altına almak isteyen güç,nedense hep tasavvuf ve tarikatlara saldırarak onlar hakkında algı operasyonu yaparlar.Hele hele,ehli tasavvuf bir devlet idarecisinin işbaşında olmasını hiç istemezler.Rahmetli Muhsin Yazıcıoğlu'nun bu tasavvufi yönü olduğundan ölümü üzerindeki karanlık perde kaldırılmadı.İnşaallah,onun ölümünde rol oynayan elleri,15 Temmuz darbe kalkışmasında da gördüğümüz için tekrar bu dosya yeniden açılır da gerçekleri görme imkanına sahip oluruz,
Mevlana Vakfı İSKENDERUN
Hiç yorum yok:
Yorum Gönder