18 Haziran 2022 Cumartesi

HALİFELİĞİ TERK EDEN ZAT:İKİNCİ MUAVİYE

 Küçük Muaviye denilen bu zat 18 yahut 21 yaşında hilafete seçilen Emevi sultanlarından Mel'un Yezid'in oğludur.Dedesinden dolayı kendisine "Küçük muaviye" de denmiştir.Künyesi Ebu Leyla'dır.Bu çocuk halife seçildikten sonra camide mimbere çıkmış ve kendisinin  hilafetten vazgeçtiğini beyan eden şu hutbeyi söylemiştir:

"Allah'a hamd ve senadan, Resulü Ekrem ve evlatlarına selam ettikten sonra hutbeye şöyle devam etti:"Ey İnsanlar! Benim size emirlik etmeğe niyetim yok. Yani severek yapabilecek durumda değilim.Sebebi de sizlerden şiddetle nefret ettiğim, ikrah duyduğum içindir. Ben de biliyorum ki sizlerde bana karşı aynı hisle yani nefret ve kinle dolusunuz.Ben sizinle belalandım, siz de benimle belalandınız.Lakin benim dedem Muaviye,, bu halifelik davasında kendisinden ve başkalarından evla(iyi-üstün) olan kimse ile çekişti.O öyle bir kimse idi ki Resulullah'ın yakını olmak hasebiyle herkes üzerinde fazl ve rüçhan hakkı var idi.

İslamdan önce iman edenlerin büyüğü, kadir cihetinden muhacirlerin en büyüğü , kelb itibarıyla en bahadırı, ilim itibarıyla en çok bilgini, iman cihetiyle imanını en evvel ızhar edenlerden, mevki, mertebe ve derece itibarıyla insanların en eşrafı, Resulullah onu kendisine kardeş ve damat edinmişti.

Durum o raddeye geldi ki bu iş dedemin üzerinde kararlaştı.Ne zaman ki sayılan gün geldi çattı.kendisini koruyacak ellerden mahrum kaldı.Mezara girmeden evvel göndermiş olduğu amelinin cezası ile tutuklandı.Kabrinde ameli ile baş başa kaldı.O; gönderdiği amelini bütün şeniiyetiyle kabirde buldu.Ne gibi zulüm, irtikap  venasıl haddini aşmış taşırmış hareketleri , fiileri var ise hepsini gözleri ile gördü.Bundan sonra bu yer babam Yezid'e geçti.O da sizin işlerinizi üzerine aldı.

Tanrıya and olsun ki babam, kötü fiilleri ve nefsine karşı olan israfı ile ümmeti Muhammede halifeye olmaya hiç layık değildir.Heva ve hevesine uydu fenalıklarını över oldu.Cenabı Hakk'a karşı  yaptığı isyanları ve kendilerine dokunulması haram olan evlad-ı Resulullah'a yaptığı zulüm ve cinayetleri helal tanıdı.Saltanatı az sürdü.Yaptığı her fenalık tarihe mal oldu.Ameliyle boğuşmaya düştü.Şimdi yaptıkları hataların tutuklusu olarak durmaktadır.Biz şimdi bunu düşündükçe ona çöken bu neticeten , bu felaketlerden dolayı duyduğumuz hüzün ve kederin tesiri altındayız." bu sözleri söylerken hıçkırarak ağlıyordu."Sonra bu iki herifin üçüncüsü ben oldum.Eğer ben bunu kabul edecek olursam bu fiillere razı ve iştirak etmiş olurum..Ben onların günahlarını yüklenmem.Kudret ve azamet sahibi Rabbim, beni onların günahını boynuna takan kimseler arasında ve onların izinde giden kimseler arasında görmesin.Ne halleriniz varsa kendiniz görünüz..Kimi münasip görüyorsanız , onu seçip başınıza geçiriniz.Ben kendi nefsimi sizin halifeliğinizden hall ettim.Yani koyun postunun yüzülüp çıkarıldığı gibi halifeliği soyundum attım.Siz kendinize veli tayin ediniz.Sizin boğazınızda bana olan dini biat hükmü kalmamıştır.İşte bu kadar vesselam.Tanrı hakkı için eğer bu hilafet denilen nesnede bir fayda varsa, babam ona kavuştu.Lakin ondan felaket ve günah kazanmakdan başka bir şey elde etmiş olmadı.Eğer bir fenalık kazandı ise o ona yeter de artar bile.Ona isabet eden etmiştir" dedi mimberden indi.

Bu zat, bu tarihten sonra 40 gün yahut 70 gün yaşadı.Zehirlendiği rivayet olunur.Küçük Muaviye'yi okutan hocası Ömer'ül Mağsus denilen kişiyi çocuğa bu fikirleri sen empoze ettin,Ehli beyte muhabbeti kalbine aşıladın " diyerek bu hocayı diri diri toprağa gömdüler

Hiç yorum yok:

Yorum Gönder