3 Mart 2018 Cumartesi

MEZHEP KONUSU

İslam'ın elinde tağyir ve tahriften masun, beşeriyetin saadetini kafi ,Kuran-ı Mübin vardır.Bütün hükümler onda sabittir.İtikad ve ibadetler hepsiaşikar beyan edilmiştir.Kuran sofrasında herkes diz dizeoturabilir.Dinde inhisar(tekel) yoktur.Mecburi birmezhep şekli filan da yoktur.
İslamda bugün mevcut olan mezhepler şöyle meydana gelmiştir.Bir kısım zevat-ki bunların bazılarına müçtehidünvanı verilir-Kur'an-ı Mübin'in hükümlerine, emirlerine, nehiylerine aid murad-ı ilahiyi, murad-ı peygamberiyi umumun anlayışından daha fevkalade birşekilde anlayıp temiz bir ihlas ile sergi halinde ortaya koymuşlar, ehliislam da , "ne güzel anlamışlar" diye peşlerinden gitmişler.Yoksa hiçbir mezhep imamı,"bizim peşimizden geleceksiniz" diye bir zorlamada bulunmamışlardır.
Hatta İmam-ı Azam Ebu Hanife hazretleri  ikitalebesiyle alakalı olarak "İmam-ı Ebu Yusuf ile İmam-ı Muhammed, bir mesele hakkında birleşirler de benim ictihadımın haricinde ictihad ederlerse isabet etmiş olurlar" buyurarak el elden üstün arşı a'laya kadar  misaline uygun olarak açık vegelişmeye uygun kapı bırakmışlardır.
Hülasa , iihlas ile Kuran ve hadislerden dinin hakikatını çıkarmak kabiliyeti olan kimsenin,hiçbir mezhebemensup olma zarureti yoktur.
Bu hususta noksanını idrak eden kimsenin ise elbette hak olan bir mezhebe kendisininisbet etmesi lazımdır. 

Hiç yorum yok:

Yorum Gönder