30 Haziran 2018 Cumartesi

TALUT/CALUT HARBE

 Kur’an’ı Kerim’in  ayetlerinin nüzul sebebi o vakit olan bir hadise olup bu hadise kıyamete kadar değişik şekilde tekrarlanacaktır.
Bakara Suresinin 246 ve devamı ayetlerinde Hz.Musa’dan sonra İsrail oğullarının  düştükleri durumu anlatılır.Hz.Musa zamanında savaşmaktan geri durmadılarsa da Hz.Musa’dan sonra savaşmaktan kaçındılar.Kavmin bazı ileri gelenleri  kavmin peygamberine (Eşmuil)gelerek bize bir Melik tayin et, bizde fisebilillah düşmanlarımızla savaşalım”dediler.O Peygamber onlara dedi ki “Korkarım tarafı ilahiden size muharebe farz olununca siz o vakit yapmazsınız.Öyle anlıyorum ki yan çizersiniz” .Onlarda cevaben:
“Biz neden Allah yolunda savaşmayalım:Biz zulmen yurtlarımızdan çıkartıldık,çocuklarımızdan olduk ve ehlimizden ayrıldık, nasıl düşmanla savaşmayız” dediler.
Vaktaki muharebe farz oldu.emir geldi,haydi bakalım denince  ancak ashabı Bedir sayısınca(üçyüzon üç kişi) olan kişi bu emre uydu diğerleri caydılar.
Keza o peygamber  onlara”Allah, Talut’u sizin başınıza emir olarak gönderdi” deyince kavmi Talut’un emirliğine itiraz ettiler.O bu mevkie nasıl layık olur.Serveti yok,ne rütbesi var,züğürt bir adam v.s gibi nedenleri sayıp durdular.Allah’ın mülkü dilediğine verip tasarruf ettireceğine itiraz ettiler.
Savaş için yola çıktıklarında kendisiyle birlikte olanlara “Şüphesiz  Allah sizi bir ırmakla imtihan edecektir.Kim ondan içerse benden değildir.Eliyle bir avuç alan müstesna,kimde ondan tatmazsa /içmezse şüphesiz bendendir.dedi.İçlerinden pek azı müstesna o sudan kana kana içtiler.Nehri geçince su içenler “Bu gün Calut ve ordusuna karşı savaşacak gücümüz yoktur”dediler.Allah’a kavuşacaklarına yakınen iman edenler:”Nice az topluluk, çok topluluğu Allah’ın izniyle galip gelmiştir.Allah sabredenlerle beraberdir” dediler.
Bu ayetteki ırmak su dünya zevkleri ve emvalidir.Bu zevklere  kim hırs ile sarılırsa o bizden değildir.Kanaatkar olanlar müstesna.(Kanaat:Kısmeti ezeliyyesine razı olmaktır.Cenab-ı Peygamber efendimizin a’li hakkında duaları vardır:”Allah’ım Muhammed’in alini ölmeyecek kadar merzuk et”.
Dünya nehrinden gaflet şarabını içerek , şehavatın lezzatiyle hadde tecavüz edenler , Calut-ı nefis ve ordusu olan sıfatıyla omuz ölçmeye,onu tepelemek için mukavemet kudreti ve takatları olmaz.Dünya sevgisi suyu ile kalb hastalandı mı , dünyaya razı olur ve ona inanır.Halbuki ,düşman ile çarpışacak olan sınıf , dünyaya inanan değil , Allah’a mülaki olacağına inanan sınıftır.İşte o vakit Allah’ın yardımı gelir Calut-ı nefs ile  muharebe ettikleri vakit de “Calut’un şiddetli hücumuna karşı ayakları kaymadan  dururlar , belanın nüzuluna sabrederler, kazayı ilahiyyeye tamamen razı olurlar.Bu hususta dua ederler.Enfüsde nefis ordusuna, zahirde din düşmanlarına galip gelmelerine yalvarırlar.
Talut’un ,Calut’a karşı yaptığı bu savaşta Hz.Davud ,attığı taşlarla Calut’u öldürmüştür.Melik olan Talut ise kızını Hz.Davud’a vermiştir.Saltanat ve Peygamberlik ilk defa Hz.Davud’da birleşmiştir.

Hiç yorum yok:

Yorum Gönder