16 Eylül 2020 Çarşamba

HALKTAN KORKAN İDARELER

Halktan korkma üzerine bina edilen idareler ister istemez sıkı denetimlere, sıkı yönetimlere, baskılara başvurur. Çünkü yönetici elit kuvveti elinde tutmakla beraber sayıca azdır. Yönetici seçkinler silah gücünü, olağanüstü durumlarda daha da ağırlaştırarak halka karşı kullanır. Bu ihanet fobisi, cumhuriyete, devlete, yöneticilere karşı silahlı, silahsız halk hareketi olabileceği, bunun için her daim müteyakkız olunmasını gerektiği türünden tezlerin kanunlara anayasalara yansımasına ya da mesnet teşkil etmesine yol açmıştır. Devlete ve topluma karşı suçlar her ülkede olabilir. Komplolar ortaya çıkabilir. Bu türden olayların, kanun dışı tutumlara, baskılara, suçsuz insanlara zulmedilmesine gerekçe yapılması kanun hakimiyetini aşar. Keyfi mahkemeler, kişilik törpüleme uygulamaları, hiçbir mukaddes tanımayan saygısızlıklar; suçu kişiden ailesine, mensup olduğu topluluğa hatta halka ve onun inancına kadar genelleştirme tavrının yansımaları Cumhuriyetin tek parti döneminden sonraki dönemlere miras kalmıştır.

Hiç yorum yok:

Yorum Gönder