22 Ekim 2022 Cumartesi

TARİKATLAR GERİCİMİ?İLERİCİ Mİ?

 Tarikatlar milli mücadeleye çok büyük destek vermiş, buna rağmen 1925 yılında yürürlükteki anayasaya aykırı bir biçimde çıkan bir kanunla (daha doğrusu kanunsuz bir biçimde) dergah ve zaviyeler kapatılmış, dervişlerin kisveleri yasaklanmıştır.Cumhuriyetin ilerlemeciliği karşısında tarikatların gericiliği temsil ettiği iddiası, bu yasağın resmi gerekçesini oluşturmuştur.Oysa tarih bunun tam tersini söylemektedir.:"Çoğu zaman , dini tarikatlar ya sosyal değişmesürecine katılmışya da reformlara aktif destek vermiştir.; Sultanlarda reformlarını meşrulaştırmak için onların bu özelliklerinden faydalanmışlardır.Sultan II Mahmut bu konuya güzel bir örnek teşkil eder; onun sivil ve askeri alanda gerçekleştirmek istediği yenilikler arasında, sultan portrelerinin devlet dairesine asılması vardır.Bazı islam alimlerine göre hayattaki kişilerin resimlerinin böyle kullanılması İslam7a göre yasaktır ve halk tarafından da hoş karşılanmaz.B sebeble Sultan II. Mahmut dikkatli davranmak zorunda idi.Sonunda 1834 de Selimiye kışlasında portreleri astırmak için muhteşem bir tören düzenlemeye ve törende dua etmeleri için bazı şeyhleri çağırmaya karar verdi.Celveti tarikatına bağlı Hüdayi tekkesinin şeyhi dua etti ve Sünbüliye tekkesi şeyhi meşhur Yunus efendi de bu duaya "amin" dedi.Portrenin üzerindeki örtüyü açan da yine bir şeyh idi:Sadiyye Tarikatı Şeyhi Hasırcızade Süleyman Sırrı Efendi.

Bu ülke topraklarında  piyano ilk kez Galata Mevlevihanesinde çalınmıştır.Yeni kapı mevlevihanesi Jön Türkelre ev sahipliği yapmış, bunun bedelini kütüphanesinin kundaklanması ile ödemiştir.Türk müziğinin,edebiyatının, hattatlığının, ebruzenliğinin en büyük ustaları tekkelerde yetişen dervişler arasından çıkmıştır.

Türkiyede totoliter bir uygulama olarak ortaya çıkan Cumhuriyet , kontrolü dışında sosyal organizasyonlar olan tarikatlara karşı Makyevellinin faydalıcılığını örnek almıştır.Makyavelliye göre din doğru olarak kullanıldığında insanlara şehrin düşmanlarına karşı büyük bir kararlılıkla saldırma gönüllülüğü  ve cesareti aşılayabilir.Cumhuriyet seçkinleri de tarikatları bu doğrultuda kullanmış , savaştan sonra da yasaklamışlardır.Türkiyede din , tehlike anında camını kırıp basmanız gereken bir düğmedir; amma tehlike yokken bu düğmeye basmak suçtur..

 

Hiç yorum yok:

Yorum Gönder