18 Nisan 2021 Pazar

SİHİR HAKKINDA

 Bakara suresi 102 ayetinde buyrulmaktadır:""Onlar, Süleyman'ın mülkü üzerine şeytanların okuduğu (anlattığı, tilavet ettiği) şeylere tabi oldular(uydular).Süleyman inkar etmedi.Fakat şeytanlar insanlara, sihri ve Babil Şehri'ndeki iki meleğe, Harut ve Marut'a indirilen şeyleri öğretmekle kafir oldular.Oysa onlar:"Biz sadece fitneyiz(sizin için bir imtihanız).O halde (sakın sihir ilmini öğrenerek)kafir olmayın" demedikçe hiç kimseye bunu öğretmezlerdi.Fakat o ikisinden , erkek ile karısının arasını açacak şeyler öğreniyorlardı ve de onlar Allah'ın izni olmadan onunla(sihirle)hiç kimseye zarar verebilecek değiller.Ve onlar kendilerine fayda vermeyen, zarar veren şeyleri öğreniyorlar. Andolsun ki , onlar ,onu (sihri ve ona ait bilgileri) satın alan kimsenin ahirette bir nasibi olmadığını kesin olarak öğrendiler.Elbette onunla (sihre karşılık) nefslerini sattıkları şey ne kötü , keşke bilselerdi"
Anlaşıldığı üzere bu ayette,Babildeki iki meleğe verilen sihre benzeyen bir güçten bahsedilmektedir.Ayette geçen şeytanlar, şeytani düşüncelere , sihir,büyü,göz bağcılık gibi kuvvetlere sahip insanlardır.Bu tip insanların bir kısmı , ayrıca Babil'de yaşayan Harut ve marut isimli iki meleğe öğretilen bilgiye sahiptirler.Diğer taraftan "o iki meleğe indirilen şey" hakkında ayette açıkca sihir tabiri kullanılmamakta ancak sihre atıfta bulunulmaktadır.Demek ki "o iki meleğe indirilen şey" gerçekte bir sihir değil, fesat ehlinin elinde küfre vesile olabilecek bir şey iken , bu şeytanlar o gücü yalnız sihir için kullanmayı öğretmişlerdir.Halbuki harut ile Marut bunu öğretecekleri zaman "Biz fitneyiz, bir imtihan aracıyız, yani bu öğreteceğimiz şeyler fitneye müsaittir ve kötüye kullanılması da küfürdür.Şu halde sakın sen bunu belleyip de küfre girme"demedikçe  ve bu yolda nasihat etmedikçe kimseye ellerindeki o gücün formülünü vermezler ve bir şey öğretmezlerdi.Ayette belirtilen ve kendilerine "Şeytanlar" denilen kişiler ise öyle yapmadılar, tam aksine söz konusu bu gücü kötüye kullanmak üzere yani bir sihir gibi öğrettiler.Nihayet burada söz konusu edilen ve Harut ile Marut'un elde ettikleri bilgiler için , sihir olmamakla birlikte sihre benzeyen ve ilahi ilhamla kendilerine verilen gizli bir güçtür diye bir tanımlama yapılabilir.

Hiç yorum yok:

Yorum Gönder