8 Ocak 2017 Pazar

İNSANLARIN YÜKÜNÜ YÜKLENMEK

Selman-ı Farisi’den rivayet edilmiştir: Hz.Peygamber mescitte sırtını minbere dayamış otururken Habeşli bir cariye içeriye girip Hz.Peygamberden önemli bir işini halletmek üzere kendisiyle gelmesini ister.Hz.Peygamber  nereye götürüyorsun bile demeden cariyenin peşine düşer.Cariye, Hz.Peygamberi bir buğday satıcısına getirir ve “Ey Allah’ın sevgilisi!Açlıktan zayıf düştüm, bakacak kimsem yok.Sen zayıfların elinden tutarsın.Bu bir deste eğrilmiş ipten başka bir şeyim yok fakat bunu alıp buğday vermiyorlar.Bununla ne olur bana buğday al”diye sıkıntısını arz eder.Hz.Peygamber  cariyenin elindeki ipi buğday satıcısına verir  ve karşılığında buğday alır.Buğday torbasını da sırtına yüklenerek cariyenin evine götürür.,torbayı başkasının taşımasına izin vermez..Yükü bıraktıktan sonra “Ey gizlileri bilen Allahım! Bunu benden kabul et, kereminle eksikliklerimi bağışla ,bize ihsanda bulun”diye dua eder*İki alemin yaratılma sebebi Hz.Peygamber, bu izzetine rağmen Allah rızası için hamal olmayı kabul etmiştir.
*Kibri bırakıp halkın yükünü yüklenmek gerekir. Allah rızası için bu dünyada yük taşıyanların öteki dünyada sırtlarından yükleri alınarak sıratı kolay geçmeleri sağlanacaktır.Bu dünyada başkasına yük bindirenler öteki dünyada daha fazlası ile karşılaşacaklardır.
*Başkalarından gelecek sıkıntılara tahammül, hilm ve lütuf sahibi olma, bu yolun yolcuları için lüzumlu hasletlerdir.
  

Hiç yorum yok:

Yorum Gönder