13 Mart 2016 Pazar

TASAVVUFTA BOŞANMA VAR MI DIR?

Yoktur.Her insanın ,toplum içinde işgal ettiği konum itibarıyla farklı kanunlara tabi olmaları normaldir ve bir ihtiyaçtan doğmuştur.Temel Hak ve hürriyetlere aykırı olmamak kaydıyla Eşitliğe aykırılık değildir.Genelde yargılanma usullerine ilişkin bu farklılıklar suçu ortadan kaldırmaz.Örneğin,hırsızlık fiili “Kötülük”olarak ister sade vatandaş işlesin,isterse milletvekili işlesin aynıdır.ancak yargılanmaları farklı kurallara tabidir.Örneğin Hakim ve Savcıların,milletvekillerin yargılanmaları,sorgulanmaları farklıdır.Ancak.suç olarak tarif edilen fiiller onlar içinde geçerlidir.Yazı başlığınden anlatılmak istenen şudur:İnancımızın ŞERİAT,TARİKAT,HAKİKAT boyutunda yaşayanlar için ayrı ayrı kurallarının mevcut olduğu,şeriat boyutunda Boşanma mümkün iken,Tarikat boyutunda bunun çok nadir olduğu,Hakikat boyutunda ise Boşanmanın mümkün olmadığı kuralıdır.Tıpkı,mülkiyet konusunda:Şeriat boyutunda “senin malın senin,benim malım benim”denmesi,Tarikatta “senin malın  senin, benim malım da senin “ denmesi,Hakikat boyutunda ise “ne senin malın senin ne de benim malım benim “ denilmesi gibi.  Boşanmada sabra karşı çıkma vardır.Sabır ve meşakket çekerek halka elinden gelen faide verilmelidir.”Nasın hayırlısı,nasa fayda verendir”hadisi düstur olmalıdır.Keza Efendimiz buyurmuştur ki:”Benim bu ümmetim ümmeti merhumedir.Onlara  ahirette azap yoktur.Onların azapları ancak fitneler ve zelzeleler ve kaza ve bela dünyadadır”.

Hiç yorum yok:

Yorum Gönder