11 Ağustos 2015 Salı

KUR'AN'da ne aranmamalı



Batmanlı,Orta yaşlı ,inşaat mühendisi olduğunu ifade eden birisi,tanışmanın ilk saatleri içinde yaptığı işi şöyle ifade etti.Bilgisayar proğramcılığına merak edip Bir proğram geliştirdiğini bu proğram doğrultusunda Tüm Kur’an-ı bilgisayara girdiğini,hayreti mucip şifrelere ulaştığını söyleyerek bunlardan bazı örnekler verdi ise de örnekleri çok aklımda kalmadı.Dinledim,dinledim,dinledim.

Ayrılırken “ALLAH KURTARSIN”dedim.bu temenni garibine gitmiş olacak ki

Bakışından izahat isteğini hissettim.Devam ettim İçimden geçenleri ifade etmeye.Mevcut yasalarımıza göre tarihi eser(hazine)aramak eylemi ağır cezalık bir suç.Ama bu arama isteği bir tutku.Uyuşturucu,kumar  isteği gibi filan.Vücut,bu isteğe karşı direnemediği gibi yorulma dahi duymuyor.Akıl ise devre dışı.Çünkü bu yolda anlatılan her hikaye gerçek kabul edilmeke ve ulaşılamayan bayrak hep ufukta.Slogan ise:Bir gün mutlaka.Arkadaşa Allah kurtarsın derken ,Kur’an’da dünyaya ait bir ikbal arıyorlar.Kendilerini anlama kaygıları,arınma ,varlıktan soyunma yokluğa ulaşma istekleri yok.Kur’an ayetleri içinde Yeraltı madeni veya bir hazinenin koordinatlarını ,yahut bir hastalığın ilacının formülü,uzun yaşamanın veya dinç kalmanın şifrelerini,başka boyutta yaşayanlarla diyaloğ temini,onların sahip oldukları vasıtaların dünyaya transferini  arayarak dünyevi bir üstünlük arzulamaktalar.Yoksa maksat keşfedilen bir hikmet karşısında Allah’a olan Hayretin artması isteği değil.Kur’an la meşgul oldukları için yaptıkları işi ibadet telakki etmekte ve bir müddet sonra ise “İlimde ileri gidenler”ayeti içinde kendilerinin olduğunu zannına kapılarak ibadetten de soyunmaktadırlar.”Yerin ve göğün hazineleri “ayeti sanal definecileri celbettiğinden,AKLI REHBER EDİP AŞKTAN UZAKLAŞARAK hiçbir definecinin muradına hasıl olamadan fakrü zaruret içinde ömrünü tamamladığı gerçeği gibi ZAHİR DEFİNECİ nin BATINDAKİ KARŞILIĞI bu tür düşünceler olabilir mi?

Hiç yorum yok:

Yorum Gönder