26 Mayıs 2016 Perşembe

İLAHİ YEMEK KIYAMETE KADAR DEVAM EDER

Hz:Musa ve ümmetine ,tih çölünde bulunduğu kırk yıl zarfında gökten yemek sofrası inmişti.Ancak aynı tür yemekten bıkarak,topraktan olan taam istediler de bu edepsizlikleri yüzünden sofra inmedi.İçerisinde yedi türlü nimet bulunan bu sofradaki taamdan nefislerin bıkması edepsizlikti.
İlahi nimetleri ihtiva eden bu sofra ehl-i velayet olan Evliyaullah'a,kıyamete kadar açık olduğu belirtilir."EBİTU İNDE RABBİ,YUT'İMÜ VE YÜSKİ" hadis-i Şerifinde bu ifade edilmiştir."Ben Rabbimin indinde gecelerim,bana yedirir ve içirir".Peygamber yolundan giden varisler,bu sofradan gıdalanırlarmış.Hz.Pir Mevlana efendimiz Divan-ı Kebir'de buyurmuştur:""Bir kimse ki geceyi"Kabe kavseyn"meyhanesinde geçirmiştir;onun nur dolu olan gözünün içi lika ve visal mahmurudur.o meyhanenin adı "Ebitu inde Rabbi"dir."Yut'imu ve yüski"bizim Peygamberi'mizden bizlere nişan ve alamettir." 
Bu yemek ve içmekten murad,kudrettir.yemek ve içmekten bir güç (enerji)hasıl olur.ruhaniyyet aleminde de yemek ve içmek var imiş.onun tesiri ile vücudu cismanimiz kıvam bulurmuş.Tefsirül Araisil Beyan isimli kitabı yazan Ruzbihan Bakli hazretlerinin kabrini ziyarete giden birisi,bakar ki kabir başında bir şahıs var.Ona selam verir ama şahıs selamını almaz.Bir müddet sonra,ikinci şahıs niçin selamının alınmadığını sorar.İlk şahıs der ki:"Ruzbihan elime bir nar vermiş idi;onu yemekle meşgul idim".Hicab içinde bulunan ehl-i suret,bu tarz davranışlara bir anlam veremezde tevil yaparlar.

Hiç yorum yok:

Yorum Gönder