8 Mart 2022 Salı

PEEYGAMBERİMİZİ BU ZAMANA GETİRMEK

 PEYGAMBERİMİZİ DOĞRU ANLAMAK 

Peygamber (sav) deyince ilk aklınıza gelen nedir?

 Sakal bırakmak, sarık sarmak, cübbe giymek, oturarak yemek yemek, misvak kullanmak ya da namazın sünnetleri, Öyle değil mi? Biz peygamberin sakal-ı şerifini, hırka-i saadetini, şemail-i şerifini öne çıkardık. Yeryüzünü, gökyüzünü mucizât-ı ahmediyye ile doldurduk. Lakin onun risaletini, getirdiği ölümsüz ilkeleri göz ardı ettik. İnsanlar hırkasını ziyaret için birbirlerini çiğniyor. Lakin onun Kur’an’ı uygulama metoduna, sünnet-i seniyyesine, sırtlarını dönüyorlar. Hz. Aişe annemize iftira atan, sonrada öldükten sonra peygamberin gömleği ile kefenlenmeyi vasiyet eden Abdullah b. Ubeyy’e halimiz ne kadar da benziyor. İslamı bin bir hurafe ve iftira ile dolduruyoruz, sonra da onun sakalını öperek paçayı kurtarmaya çalışıyoruz.

Oysa O peygamber olmadan önce de sakallıydı. Kıyafetlerinin Ebu Cehil’in, Ebu Süfyan’ınkinden pek bir farkı yoktu. O, Allah şekillerinize bakmaz, amellerinize, kalbinize bakar diyordu. O temiz ve güzel giyinmeyi severdi. Temizlik imandan gelir derdi. Yeni bir elbise giydiğinde sevinir ve şükrederdi. Güzel kokular, parfümler kullanırdı.  Misafiri geldiğinde en güzel elbisesini giyerdi. O misvak kullanmayı değil, dişleri temizlemeyi emrederdi.. O bugün burada olsaydı, en kaliteli elektrikli fırçayı ve macunu kullanırdı. Herhalde lokantada üç parmakla, kaşık, bıçak kullanmadan yere bağdaş kurup, oturarak yemek yemezdi. Yolculuk yapacağı zaman getirin devemi, merkebimi demezdi.  Onu anlamak için insanları asr-ı saadet’e götüremezsiniz. Ya ne yaparsınız? Onu bu çağa taşırsınız.


Hiç yorum yok:

Yorum Gönder