16 Ağustos 2023 Çarşamba

SEMAZENBAŞI MUSTAFA HOLAT HOCAEFENDİ'DEN

 Sema edişimin 6. veya 7. yıllarında birgün annem beni karşısına alıp “Oğlum sana birşey söylemek istiyorum; sen Ebu İshak Kâzirûni Hazretleri’nin isteğiyle dünyaya geldin ve sana 6 aylık hamile iken manâmda (rüyamda) Hz.Pir geldi, “Kalk Semâ edelim” dedi. ‘Beni elimden tuttu ve bana Semâ’ı çıkarttı, senin Semâzenliğin ana karnında başlar. Doğunca Dervişe Munibe Hanım seni palize ile besledi ve sana Rahim adını verdi.”dedi

Munibe Hanım Ebu İshak Hazretlerinin tekkesinde tekkenişinlik yapan ve onunla mihman olan, oğlu da sefir olan, bir dervişe idi. Arasıra dükkâna gelir babam’a “Avni Efendi; İshak Dede bana biraz mangır lütfetti, şunlara biraz et ve kadayıf al da ihvanı toplayalım” derdi. 1952 yıllarında hatırlıyorum oraya gidilir tekkede zikir yapılırdı.

1977 senesinde Selman Tüzün Efendi, o zamanlar henüz vilayet olarak kutlanılmayan Hz. Mevlâna ihtifallerine büyük bir ehemmiyet gösterirler ve o günleri ihya ederlerdi. Nur içinde yatsın. Hazreti Mevlâna’yı Anma Törenleri o zamanlar Turizm Derneği tarafından organize edilirdi. Bu gelişinde Dernek başkanı Fevzi Halıcı “ Dedem, biz bundan sonra Mustafa ile Semâ’ı götüreceğiz, izin ver. Mustafa Semâzenbaşı olacak” dedi. Selman Dede de “Hay hay “ dedi ve 1977 yılında semazenbaşı olarak ilk resmi programa katıldım. Ahmet Bican Dedem de ara sıra sema ettiğinde beni semazenbaşı olarak çıkartırdı. Hatta Ahmet Bican Dede ile Nezih Uzel “Şunun boyu 1 karış daha uzun olsaydı” diye latife ederlermiş.

Büyüklerimiz bize sema öğretirken nasihatlar verir ve şöyle derlerdi “Önce gönülden kini çıkaracaksın, sonra oraya yalnızca aşkı dolduracaksın. Kibirden uzaklaşacaksın. Semâhane bir can bahçesidir, ilahi sofradır. Hakka kavuşma ve Cemâlullah’ı görmedir. Orada şeytanın yeri yoktur  ve raks değildir. “Hz. Sultan Veled Efendimizin dediği gibi “ Asıl Semâ benliğinden geçmektir.”    

1978 yılında 7-8 Semâzen yetiştirdim, sonraki yıllarda da devam etti. 1991 yılında Kültür Bakanlığı’nın kurduğu Topluluğa Semâzenbaşı olarak atandım. Resmiyette tekke ve zaviye kanununda şeyhlik olmadığı için postnişinlik ünvanıyla 1991 yılında posta oturdum ve koro içerisindeki 5 talebemle beraber bu zamana kadar Mevlevi ayinlere iştirak ediyorum.

Hiç yorum yok:

Yorum Gönder