29 Ekim 2023 Pazar

BAŞKA DİNLERDE TASAVVUF(MİSTİSİZM)

 Eski devirlerde Hindistan'da Brehmen, Mısır'da Hermes, Yunan'da politeizm(çok tanrıcılık), 'ın dış yüzünün yanı-sıra, batını yönleri de var dı ki bu hal gizli olarak bazı müritlere öğretilirdi.

HNDİSTAN'DA

Hindistan'ın en eski halkı olarak bilinen Aryalar'ın toprağa yerleştikten sonra ebedi ve ezeli, kendi zatıyla kaim bir Allah'ın varlığına inandığı rivayet edilir.Sankrist dilinde Brahma olarak ifade edilen bu varlığı düşünmek(tefekkür) için bu dine mensup kimseler toplumdan uzaklaşırlar, münzevi bir hayat yaşarlar.Onlara göre kainat serap , gölge ve akis olarak kabul edilirdi.

Hint mistisizm'inde ruhun kurtuluşu ölümle gerçekleşir.Bu dine mensup olanlar tenasuha(ruhların cesetten cesede geçeceğine) inanırlar.Hayat onlar için dayanılmaz bir yüktürHer emel ve arzuyu terk edip , bir an önce Brahma'da yok olmak en yüce arzudur.

Yine Hindistan'da milattan 600 sene önce ortaya çıkan Budizm'e göre şerrin, fenalığın , elemin menşei şehvet ve ihtirastır.Hayattan gaye , ruhu nefsin esaretinden kurtarmaktır..Bu tefekkür ve riyazetle gerçekleşir.Dünyaya ait hazlardan yavaş yavaş alakayı kesmek, benlik kayıtlarından sıyrılmak insanı esaretten kurtarır.

MISIR'DA

Mısır'da halkın inancının yanı sıra , havassa mahsus olan batın ilmi tamamen tevhid inancına dayanıyordu.Mısır kahinlerinin büyük mürşidi Hermes Toth'un şu sözleri bu inancın özelliklerini anlatmak yönünden faydalıdır:

"Düşüncelerimizden hiçbiri Allah'ı tasvir edemez.Şekilsiz olan bir varlık , duyularımızla idrak edilemez.Zamandan münezzeh olan , zamanla ölçülemez.Fakat bütün bunlara rağmen , Allah Teala bazı seçkin kullarına , kendi yüksek kemalinden , bazı tecellilere mazhar olma istidadı ihsan edebilir.Bu tecellilere mazhar olanlar , gördüklerini ve hissettiklerini avama anlatacak kelime bulamazlar.İnsanlar bu mertebeye uzun ve yorucu bir çile devresinden geçirildikten sonra ulaşırlar.

YUNAN'DA

Yunan'da gelişen mistik hareketlerin kurucusu Fisagor, Sokrat ve Eflatun'dur.Fisagor Mısır mabedinde yetişmiştir.Fisagor7a insan vecudu ve ruhu , bu alemin küçük bir örneğidir.Bu alemde hakim olan fitne ve fesattır.Cemiyette huzur ve refah temin edildiği takdirde , Allah Teala insanların kalbine , vicdanına iner.

YAHUDİLİK'TE

yAHUDİLERİN MİSTİK DÜŞÜNCELERİ "iLMİ LEDÜN, TECELLİ, ÇİLE VE HALVET" OLARAK HÜLASA EDİLİR.

aLLAH tEALA tUR-U sİNA'DA hZ.mUSA'YA ATEŞ ŞEKLİNDE TECELLİ ETMESİ TECELLİ'NİN, hZ.mUSA'NIN hIZIR İLE ARKADAŞLIĞI iLM-İ lEDÜN'ÜN BENİMSENMESBİNE SEBEB OLMUŞTUR

yAHUDİ MİSTİKLERİNE GÖRE , BİR ŞEYİN MÜŞAHEDE EDİLMESİ İÇİN SURETE İHTİYAÇ VARDIR.aLEMİN SURETİNİN EN GÜZELİ ATEŞTİR.aLLAH tEALA'NIN CELAL SIFATINA YAKIŞAN ODUR.çİLE VE HALVET DE hZ:mUSA'DAN İNTİKAL ETMİŞ VE YAHUDİ MİSTİKLERİ TARAINDAN BENİMSENMİŞTİR.

HIRISTİYANLIK'TA

Hırıstiyanlıkta mistik düşünce ile alakalı eser veren Denys L'Arepagite isimli bir psikopostur..Denys "İlahi isimler" adlı kitabında, ruhun maddi alemden ayrılması için kişinin masivayı terk ederek , kendoisini yok farzetmesi gerektiğini , Hakk7a ulaşmanın bu sayede gerçekleşebileceğini söyler.Mistik inanç, akli istidat ile değil , aşk ile elde edilir.Müşahadenin gerçekleşmesi  zühdi hayatla mümkündür.Hırıstiyan mistiklerinden Saint Victar7a göre okuma, münacaat ve nefis muhasebesi mistik faaliyetin üç derecesidir.Bu bizi yalnız ameli değil, ilmi olarak da zaman içinde ceryan eden şeylerden nefrete sevk eder.

Ruh kendi kabına çekilmiş olursa dil konuşmaz, zihin de hissettiğini anlayıp açıklayamaz.Akıl da susmaya mecbur kalır.Çünkü zihin ilahi feyze kandığı zaman , aklın yapacağı bir şey kalmaz.İnsan bu ecel korkusuyla kendinden geçince , ruhunu saadet uykusu kaplar.

Hiç yorum yok:

Yorum Gönder