10 Eylül 2022 Cumartesi

MASNEVİDE RİCALÜL GAYB

 Mevlânâ Celaleddin Rûmî (ö.672/1273) de meşhur eseri Mesnevî’sinde yer yer abdâl, kutub gibi ricalu’l-gayb ile ilgili kavramlara değinir ve bu konuda açıklamalar yapar. Bir yerde kutbu aslana benzetir ve şöyle der: “Kutub aslandır ve onun işi avlanmaktır; geri kalan halk, onun artığını yer. Gücün yettiğince kutbu memnun etmeye çalış; böylece güçlenir, vahşileri avlar. İncinirse halk yiyeceksiz kalır; çünkü boğazın bütün rızkı akıl avucuyladır. Çünkü halkın bulduğu, onun yediğinin geri kalanıdır. Gönlün av arıyorsa buna dikkat et. O, akıl gibidir; halk da organlar ve beden gibi; bedenin tedbiri akla bağlıdır. Kutbun zayıflığı bedenden olur, ruhtan değil. Zayıflık gemide olur, Nuh’ta değil. Kutub kendi çevresinde dönendir; feleklerin dönüşü onun çevresindedir. Yakın adamı ve kulu olduysan, gemisini tamir etmede ona yardım et. Yardımın sana yarar, ona değil. Hakk Teâlâ: ‘Allah’a yardım ederseniz, O da size yardım eder’ buyurmuştur.”

Yine Mevlana’ya göre cihan bir kişiden ibarettir. Geri kalanlar hep onun tabileridir, hep onun yüzünden geçinenlerdir.1 Onun kutub ile ilgili diğer bazı ifadeleri ise şöyledir: “Hayret, önder olmak için başta koşan nice bilgiler vardır da bizzat onunla baş gider. Başının gitmesini istemiyorsan sen, ayak ol; görüş sahibi kutba sığın. Padişahsan da kendini onun üstünde görme; bal olsan da onun bitkisinden başkasını toplama. Senin düşüncen surettir, onunkiyse candır; senin paran kalptır, onun parası maden.” “Hasta ziyaretine gitmekte fayda vardır; onun faydası yine sana aittir. İlk faydası şudur: Ola ki, o hasta şahıs bir kutub ve ulu bir padişahtır

Hiç yorum yok:

Yorum Gönder