Bakara Suresinin 246 ve devamı ayetlerinde Hz.Musa’dan
sonra İsrail oğullarının düştükleri
durumu anlatılır.Hz.Musa zamanında savaşmaktan geri durmadılarsa da Hz.Musa’dan
sonra savaşmaktan kaçındılar.Kavmin bazı ileri gelenleri kavmin peygamberine (Eşmuil)gelerek bize
bir Melik tayin et, bizde fisebilillah düşmanlarımızla savaşalım”dediler.O
Peygamber onlara dedi ki “Korkarım tarafı ilahiden size muharebe farz olununca
siz o vakit yapmazsınız.Öyle anlıyorum ki yan çizersiniz” .Onlarda cevaben:
“Biz neden Allah yolunda savaşmayalım:Biz zulmen
yurtlarımızdan çıkartıldık,çocuklarımızdan olduk ve ehlimizden ayrıldık, nasıl
düşmanla savaşmayız” dediler.
Vaktaki muharebe farz oldu.emir geldi,haydi bakalım
denince ancak ashabı Bedir
sayısınca(üçyüzon üç kişi) olan kişi bu emre uydu diğerleri caydılar.
Keza o peygamber
onlara”Allah, Talut’u sizin başınıza emir olarak gönderdi” deyince kavmi
Talut’un emirliğine itiraz ettiler.O bu mevkie nasıl layık olur.Serveti yok,ne
rütbesi var,züğürt bir adam v.s gibi nedenleri sayıp durdular.Allah’ın mülkü
dilediğine verip tasarruf ettireceğine itiraz ettiler.
Savaş için yola çıktıklarında kendisiyle birlikte
olanlara “Şüphesiz Allah sizi bir
ırmakla imtihan edecektir.Kim ondan içerse benden değildir.Eliyle bir avuç alan
müstesna,kimde ondan tatmazsa /içmezse şüphesiz bendendir.dedi.İçlerinden pek
azı müstesna o sudan kana kana içtiler.Nehri geçince su içenler “Bu gün Calut ve
ordusuna karşı savaşacak gücümüz yoktur”dediler.Allah’a kavuşacaklarına yakınen
iman edenler:”Nice az topluluk, çok topluluğu Allah’ın izniyle galip
gelmiştir.Allah sabredenlerle beraberdir” dediler.
Bu ayetteki ırmak su dünya zevkleri ve
emvalidir.Bu zevklere kim hırs ile
sarılırsa o bizden değildir.Kanaatkar olanlar müstesna.(Kanaat:Kısmeti
ezeliyyesine razı olmaktır.Cenab-ı Peygamber efendimizin a’li hakkında duaları
vardır:”Allah’ım Muhammed’in alini ölmeyecek kadar merzuk et”.
Dünya nehrinden gaflet şarabını içerek , şehavatın
lezzatiyle hadde tecavüz edenler , Calut-ı nefis ve ordusu olan sıfatıyla omuz
ölçmeye,onu tepelemek için mukavemet kudreti ve takatları olmaz.Dünya sevgisi
suyu ile kalb hastalandı mı , dünyaya razı olur ve ona inanır.Halbuki ,düşman
ile çarpışacak olan sınıf , dünyaya inanan değil , Allah’a mülaki olacağına
inanan sınıftır.İşte o vakit Allah’ın yardımı gelir Calut-ı nefs ile muharebe ettikleri vakit de “Calut’un şiddetli hücumuna karşı
ayakları kaymadan dururlar , belanın
nüzuluna sabrederler, kazayı ilahiyyeye tamamen razı olurlar.Bu hususta dua
ederler.Enfüsde nefis ordusuna, zahirde din düşmanlarına galip gelmelerine
yalvarırlar.
Talut’un ,Calut’a karşı yaptığı bu savaşta Hz.Davud
,attığı taşlarla Calut’u öldürmüştür.Melik olan Talut ise kızını Hz.Davud’a
vermiştir.Saltanat ve Peygamberlik ilk defa Hz.Davud’da birleşmiştir.