"Yakın asırlara kadar Avrupa'da bir suçla itham edilen zanlının hakikaten suçlu olup olmadığı şöyle anlaşılırdı.Zanlının ellerine filan kilisenin önünde , mahkeme heyetinin karar vereceği ağırlıkta iki gülle verilir suçlu sayılan adam bu ağırlıkları şu kadar dakika veya saat tutabilir, buna dayanabilirse suçsuz; tahammül edemeyip de gülleleri düşürürse , suçlu sayılırdı.
İslam hukukunda delilsiz suçlama olmaz prensibi geçerlidir.Birisini bir suçla itham eden bunun delilini, şahitlerini , vesikasını , getirmekle mükelleftir.Yoksa birisini öyle ulu orta yerde , senetsiz şahitsiz, suçlamak olmaz.
Suçlayanın eğer delili,şahidi yoksa ama suçlamasında ısrar ediyorsa o zaman suçlanana yemin teklif edilir 'Suçlu değilim' diye yemin ederse kurtulur..Yemin " Kuran-ı Kerim üzerine yemin edermisin ? Eğer yalancı isen , seni, beni , yeri göğü yaratan Allah Teala'nın gazabının üzerine inmesine razı olurmusun?' şeklindedir.
Avrupanın kanunlarına esas alınan Roma Hukuku ile İslam hukuku karşılaştırıldığında hakka, adalete,insafa ve akla en uygun usul tabiki islam hukukudur.Adam çalmış çırpmış, ama pehlivan gibi , ağırlıkları kaldırıp kurtuluyor.Öteki suçsuz ama güçsüzbir adam ağırlıkları elinden düşürdüğü için suçlu sayılıyor.
Hiç yorum yok:
Yorum Gönder