PEYGAMBERLERİN ZELLELERİ

Peygamberlerin masumiyeti(günahsızlıkları)vardır.İnsaniyete  mahsus olan günah yahut Zelle tabir edilen  hususlar Peygamberlerden sadır olur mu? Diye sorulacak olursa  avam-ı nas dediğimiz insanların yaşadığı nefsin Emmare-Levvema-Mülhime seviyeleri peygamberlerde bulunmaz.İnsan-ı Kamil seviyesi nefsi mutmainnede başlayacağından Cenab-ı Hakk’ı anlama bilgilerindeki  farklı düşünceler yönünden yazı başlığını değerlendiğimizde:

“”HASENETÜL EBRAR,SEYYİATÜL-MUKARREBİN” kelamı bu değerlendirmeyi ifade eder.Hakikatta Peygamber Eendimizden değil günah ZENP denilen zelle  bile zuhur etmemiştir.Çünkü onun idaresi ve iradesi Cenab-ı Hakk’a aittir.Merkez bilgisayara bağlıdır.Ayette “Sana öyle bir fetih verdik ki  bu kesin ve apaçık fethe eriştir.Ki böylece Allah senin geçmiş ve gelecek tüm zenbini bağışlar , sana olan nimetini tamamlar ve seni gerçek yola erdirir”ayeti zahiren geçmiş ümmetler ve gelecek ümmetler şeklinde tefsir edilmişse Fetih suresinin 1 ve 2 nci ayetinin muhatabı Peygamberimiz (s.a.v) dir.Efendimiz Peygamberlerin sultanı olmakla nübüvvetten önce ve sonra yüce dereceleri açığa çıkarmaları an be an arttığından birinci makamdan ikinci makama geçtiğinde  birinci makamları  ikinci izhar ettiği makama nispetle “geçmiş zenbin”,üçüncü makama geçtiklerinde ikinci makam birinci makama nispetle “gelecek zenbin”halindedir.Ayetin batıni manası böyle tefsir edilmektedir.

Efendimizin bu derecelerini izhar ettikleri her an yüce bir makamda olmalarına rağmen ,yine de tasavvurların üstünde bir tarzda ibadet ile meşgul olduklarından “Ta Ha. Biz bu Kur’an’ı sana güçlük olsun diye indirmedik.Ancak Allah’dan korkanlara öğüt olarak indirdik”suresi nazil oldu.”Yakin sana gelinceye kadar rabbine İbadet et “((Hicr 99)ayetini senet kabul ederek ibadeti kaldırmak isteyenler batıl yoldadır.Alemlerin Efendisi kadar Cenab-ı Hakk'ı anlıyan kimse olmadığından O,asla ibadetten geri durmamıştır.