Nadanı terk etmeden yaranı arzularsın
Hayvanı sen geçmeden insanı arzularsın
“Men arefe nefsehu fakad arefe Rebbe-hu”
Nefsini sen bilmeden Sübhanı arzularsın
Sen bu evin kapısın henüz bulup açmadan
İçindeki kenz-i bi payanı arzularsın
Taşra üfürmek ile yalımlanırmı ocak
Yüzün Hakka dönmeden ihsanı arzularsın
Dağlar gibi kuşatmış benlik günahı seni
Günahını bilmeden gufranı arzularsın
Cevizin yeşil kabın yemekle tad bulunmaz
Zahir ile ey fakih Kur’an’ı arzularsın
Şerabı sen içmeden sarhoş’u mest olmadan
Nice hakkın emrine fermanı arzularsın
Gurbetliğe düşmeden mihnete sataşmadan
Kebab olup pişmeden büryanı arzularsın
Yabandasın evin yok bir yanmış ocağın yok
Issız dağın başında mihmanı arzularsın
Bostanı bağı gezdim hıyarı bulmadım
Sen söğüt ağacından rummanı arzularsın
Başsız kabak gibi bir tekerleme söz ile
(Yunusleyin)Niyazi irfanı arzularsın
Canını terk etmeden cananı arzularsın
Zünnarını kesmeden imanı arzularsın
Şal uşacıklar gibi binersin ağaçtan ata
Çevgan ile topun yok meydanı arzularsın
Karıncalar gibi sen ufak ufak yürürsün
Meleklerden ileru sayranı arzularsın
Topuğuna çıkmayan suyu deniz sanırsın
Sen katreyi geçmeden ummanı arzularsın
Var sen Niyazi yürü atma okun ileri
Dertle kul olmadın sultanı arzularsın
Hiç yorum yok:
Yorum Gönder