1991 yılı Ramazan gğecesi Harem-i Şerifte yeni tayin edilen Şıh Eyyub teravih kıldırmakta idi.O ramazan için Ürdünden gelmiş bir aile, iki oğlu ile birlikte her gün teravihe geliyorlar.Namazda o ihtiyar ve iki oğlu hemen önümde idiler.Namazda Şıh Eyyub 25 nci cüzü okuyordu."Ha Mim ayr sin kaf" diye başladı.Bayati makamında , çok hazin bir başlayışla başladı."Melekler, yeryüzündeki emmeti Muhammede , müminlere dua ederler , istiğfar ederler; Cenabl-ı Hak'tan onların affını dilerler.."
Önümde olan o ihtiyar birden yere düştü.İki oğlu selam verdiler.Zemzem suyu getirdiler.İhtiyar oğullarına "Namazınıza devam edin " anlamında el ile işaret yaptıSağ tarafına yatırdılar .Birisi Abasını çıkardı, başının altına koydu.İhtiyar bir taraftan ağlıyordu.
Namaz bitti herkes geçmiş olsun dediler.Ben en geriye kaldım.İhtiyar için için ağlıyordu.Ben yanına yaklaştım."Amca ayet-i Kerime mi dokundu.Seyyidina Ömer'e de böyle olmuştu.Vet Tur suresini birisi okuyormuş,Hz.Ömer'de böyle düşmüş". İhtiyar ağlayarak cevap verdi:
"Bu ayet-i Kerimeyi Şıh Eyup namazda okurken baktım, mihrabda Peygamber-i Ziişan'ı gördüm:Melekler ümmetime dua ederler, istiğfar ederler de ben etmem mi diyor, mihrapta dua ediyordu.Gözümün önünde böyle tecelli etti, dayanamadım, ayaklarım taşıyamadı, yıkıldım.."(Ali UUlvi Kurucu hatıraları)
Hiç yorum yok:
Yorum Gönder