30 Ocak 2016 Cumartesi

HAKİKATA ULAŞANLAR SUSMALIMIDIR?

Namazın hakikatına,Kabe'nin hakikatına,Orucun Hakikatına ulaşmış olanlar şu açıdan susmalılar ki:tatlılaşmamış,koruk halde olan üzüm salkımı soğuktan çabuk etkilenip hemen çür.Tatlılaşmış olan üzüm salkımı kar içinde de kalsa zarar görmez ve belki soğuk içinde yenmesi ayrıca bir zevktir.Bu nedenle insanların"çoğu bilmez","çoğu anlamaz"v.s gibi Kurani hitaplarda çok kavramı kullanılmakla ,%80,%90 ve ziyade olan bu çoğunluğun koruk üzüm seviyesinde olması ve zarar göreceği endişesi ile Hakikatlar ifade edilmemelidir.Diğer yandan Hakikatlar ifade edilmelidir ki;"ümmeti,ümmeti"diyen bir peygambere mensubiyet,nefsi davranmamıza manidir.Yangın içinde kendi evinin kurtulmasına "Elhamdülillah"demekten pişmanlık duyan ve yıllarca bu hali için istiğfar çeken alim örneklerimiz mevcut olup,kaçmış bir köleyi Efendisine döndürmek için bir kişide olsa kurtarmak çabası için olmak gerektiğinden hakikat ifade edilmelidir.Burada şöyle bir denge kurulabilir mi:Hakikate ulaşan,bunu ancak hakikata ulaşma gayreti ve çabası içinde olan kabiliyetlilere ifade etmelidir.Umuma ilan yoktur.Keza,Hakikat bilgilerini,misal ve hikayeler içinde anlatılmak gerekir ki dayanabilelim.Ateş temizleyicidir ancak avam,derecesi düşürülmüş sıcaklıkta(hamamda)temizlenmeye tahammül edebilir.

Hiç yorum yok:

Yorum Gönder