Yüce Tanrı
halkı karanlıktan yarattı.Karanlıktan maksat balçıktır ki hayvan alemine
mensuptur;uykuyla,yeyip içmekle yaşar.Sonra nurunu o karanlığa saçtı;nitekim “Gerçekten
de yüce Allah halkı karanlıkta yarattı,sonra nurunu onlara saçtı”buyurulmuştur.Allah
(c.c)insanı yaratınca ona,kendisini tanıyacak bir kabiliyet verdi,kendi sonsuz
sıfatlarının herbirinden birazcığını da ihsan etti;bu cüz’i sıfatlarla o çak ve
sonsuz sıfatları tanımasını,anlamasını sağladı.Hani anbardaki buğdaydan bir
avuç,ırmak suyundan bir testi su verir gibi.Tüm görüş ne biçim
şeydir,anlaşılsın diye birazcık da görüş verdi;sonsuz duyuş ,biliş,güç-kuvvet
de bunun gibi işte.Hani aktar,anbarlarda pek çok olan kına,ödağacı,şeker,anber
ve saireden anbarlarda bulunanı göstersin diye azıcığını tablalara kor da
dükkana getirir ya, onun gibi.Bu yüzdendir ki “Onlara bilgiden birazcık verildi”buyurur;maksadı
yalnız bilgi değildir.Bilgiden azıcık verdiğim gibi bu sıfatlardan da az-az
verdim.Bu azdan o sonsuzluk bilinsin diye demektir bu.Şu halde aktarın
tablalarıda anbarını göstermektedir.”Adem’i kendi sureti üzere yarattı”demiştir
hani. (İptidaname 2)
Hiç yorum yok:
Yorum Gönder