HALVET VE İNZİVA BİR BİLGİLENME YOLUDUR.
Buna aydınlanma yoludurda
denilebilir.Sufiler insanlar arasındaki tez –anhtitez-sentez sürecinin
sonucunda açığa çıkacak bilgi ile uğraşmazlar, her türlü tartışmaya gerçek
sufiler katılmaz.Çünkü İbni arabi’nin tabiriyle:” Muuhakkikler sui edep bir
konuşmaya katılmazlar.Zaten onlar susunca bereket de kalktı..keşf ve şühud
yolu; münazara, mücadele,ve her ne olursa olsun karşı tarafın delillerini çürütmeye
çabalama gibi tarzları kaldırmaz.Çünkü her tarz sonunda sahibine döner.Sahibi
vücud olan muhakkik ise elde ettiği şeyle zaten mutlu ve mesuttur.
Hak ancak keşfi ilimlerle
bilinebilecektir.Sufilere göre hikmet , delaleti nebevi ile elde edilen bmlir
ilmi huzuri olduğundan onu elde etmek
için ilk atılacak adım tıpkı bütün nebilerin yaptığı gibi riyazet ve halvetler
neticesinde o hazır-oluşu gerçekleştirmektir.Zira “Kime hikmet verilmişse ..”
(Bakara 269) ayetinde belirtildiği üzere “hikmet” in bu verilen ve tümden gelen
yapısının muhatabı olmak ancak sufi
şairin “Padişah konmaz saraya hane mamur olmadan” deyişinin işaret ettiği
temizliği yapmakla gerçekleşecektir.Sufiler bunu , Kur’an da geçen “Men tezekka
“ (Şüphesiz temizlenen kimse kurtuluşa ermiştir” A’la 14) ayetinden istidlal
ederler.Yani kirli nefisle pak olanı bulamazlar.Kir ve Pak bir arada
bulunmaz.Zıttırlar.Kir varsa pak olmaz.Pak varsa kir yoltur.İibadet,
riyazet,halvet amellerinin kendisi bilgi alıcısı değil aracılık eden bir
vasıtadır.Bu ameller neticesinde kişide bir nur oluşur ve bu nur ile ancak hakk7ı tanıyabilirler.
Niyazi Mısri :” Savm u salat ü Hac ile
sanma biter zahid işin/ İnsan-ı Kamil olmağa lazım olan irfan imiş” beytki tam
buna işaret eder.İbadetlerin yeri gelip
Kul Allah arasına perde olma ihtimali de vardır.
Hiç yorum yok:
Yorum Gönder