Gençliğinde bütün dini ve felsefi ilimleri tahsil etmiş olan Gazali sonrasında tasavvufa yönelerek yoğun bir zühd hayatı yaşamıştır.Hakikata ulaşmada bilimsel şüpheciliği,hür düşünce sahibi olmayı ve mezhep taassubundan kurtulmayı şart koşmuştur.Geleneksel mezhep bağlılığını tenkit ederek gerçeğin nereden ve kimden gelirse gelsin kabul edilmesi gerektiğini vurgulamıştır.Fitneye yol açtığı için cedelleşmeye hiç sıcak bakmamıştır.Kuran ve sünneti esas alan bir tasavvuf anlayışını benimseyen Gazali,ahlaki değerlere canlılık kazandırarak ihya hareketini gerçekleştirmeye çalışmıştır.Hulul ve ittihadı reddetmiş,aklı bir denetim aracı olarak kullanmıştır.Yaratıcı ve yaratılan arasındaki ayırıma özen göstermiş,tasavvufi eğitimde mükellefiyetin kalkmasının söz konusu olmadığını vurgulamıştır.
Hiç yorum yok:
Yorum Gönder