Yemen Şeyhlerinden biri hakkında şöyle bir rivayet vardır: O, bir gün yanında bir talebesi olduğu halde Zebid'den Ehvaz diye bilinen sahile doğru yola çıktı.Yolda büyük mısır kamışları olan bir yerin yanından geçerken talebesine :" Şu kamışlardan yanına al" dedi.Mürid , denileni yaptı.Kendi kendine hayret edip:"Bunları şeyh ne yapacak" dedi.
Şeyhi de ona bir şey söylemedi.Nihayet Sinaküm denilen kölelerin bulunduğu bir yere vardılar.Onlar leş yerler, içki içerler ve namaz nedir bilmezlerdi.Onların yanına vardıklarında içiyorlar, oynuyorlar, eğeleniyorlar, çalgı çalıp şarkı söylüyorlardı.Şeyh müride: "Davul çalan şu uzun boylu ihtiyar adamı buraya getir" dedi.Mürid onu şeyhin kendisini çağırdığını söyleyince hemen boynundaki davulu çıkarttı ve şeyhin yanına geldi.Şeyhin önünde durunca şeyh müridine ona kamışlarla vurmasını söyledi.Mürid, haddi tamamlayıncaya kadar adama vurdu.Sonra şeyh adama döndü ve :
" Düş önümüze haydi gidiyoruz" dedi.Oradan deniz kenarına kadar yürüdüler.Şeyh ona elbiselerini yıkamasını ve gusletmesini emretti.Gusul ve abdestin nasıl alınacağını öğretti.Adam guslettikten sonra ona namazı nasıl kılacağını öğretti.Ardından şeyh öne geçip onlara imam oldu.Birlikte öğle namazını kıldılar.Namazı eda ettikten sonra şeyh seccadesini alıp suyun üstüne serdi.Adamla :"Yürü" dedi.Adam secccadenin üzerine ayakları ile bastı ve suyun üzerinde gözden kayboluncaya kadar yürüyüp gitti.Bunu gören mürid şeyhe dönerek :" Vay benim başıma gelenler, yazık bana.Şu kadar sene seninle beraberim.Benim elime böyle bir şey geçmedi.Bu adam, bir saatte bu makama ve bu büyük kerametlere erdi" dedi.Bunun üzerine şeyh ağlayarak şöyle dedi:" Ah evladım,benim elimde bir şey yok.bunu yaptıran Allah Teala dır. Bana falan abdal vefat etti.Onun makamına falanı geçir " denildiBen de hizmetçilerin yaptığı gibi bana söylenileni yaptım.Ben de bu makama ulaşmak isterdim" dedi.
Hafız Şirazi der ki:
İyi akıbete ermek ne rintlikte, ne zahitliktedir.
İşi Allah'ın inayetine bırakmak en iyisidir.
Hiç yorum yok:
Yorum Gönder