24 Mart 2016 Perşembe

TİCARETTE KUTB'UN ELİNDEDİR-MENKIBE

Nefahatül Ünste nakledilir.Tacirlerden bir söylemiştir.Bir takım kumaşları hayvana yükleyip ticaret için Mısır'a gitmiştim.Kalabalığa karıştığım sırada hayvanı kaybettim.aradımsa da bulamadım.Birileri dedi ki:Şeyh Ebul Abbas Demenhuri'nin dergahına git,hayvanın bulunması için dua iste.Çaresiz vardım.Derdimi anlattım.Şeyh hiç benim derdimden habersizce dedi ki:"Bize bir takım misafirler gelmiştir,şu kadar un,şeker,yağ ve et lazımdır".Ben dışarı çıktım.Kendi kendime :Bir daha bu zatın yanına gelmeyeceğim.Bunlar kendi ihtiyaçlarından başka bir şey bilmiyorlar.Bu düşünce içinde iken pazar yerinde alacaklı olduğum bir şahsı gördüm ve yakasına yapışarak alacağımı almadan seni bırakmam dedim.Adam bna olan 60 akçe borcunu ödedi.Kendi kendime dedim:Zararımı telafi için şeyhin isteklerini alayım.İstediklerini aldım,bir akçe arttı.onunla da helva aldım.Bir hamala yükleyip dergaha geldim.Baktım ki dergah kapısında benim kayıp hayvanım ve üzerinde tastamam kumaşlarım.Dergahtan içeri girdim,eşyaları teslim ettim.Helvayı da verdim.Şeyh buyurdu ki:Pazarlıkta bu helva yoktu.Madem sen ziyade ettin bende bir şey ziyade edeyim.Hayvanını al pazara götür ve kumaşlarını peşin para ile sat.Bazı tacirlerin gelip senin pazarlığını bozacağından korkma.Zira deniz benim sağ elimde ve kara sol elimdedir".Ben hemen pazara gittim.Tüm malımı karlı bir şekilde sattım paramı aldım dergaha dönerken denizden ve karadan tüccarların pazar yerine doğru hücum ettiklerini gördüm.Sanki hepsi bağlı iken bağları çözülmüş gibilerdi.

Hiç yorum yok:

Yorum Gönder