Ayasofya'nın açılışı ile birlikte gündeme gelen "kılıç hakkı" kavramını iyi bilmek gerekir. Bu "bilek hakkı" anlamında değildir. Çünkü Fatih sultan Mehmet, İstanbul fethedildiğinde oranın Rum halkına eman vermiştir. Canlarını ve mallarının emniyette olduğu hususunda teminat vermiştir. Ayrıca Ayasofya'nın güncel resmi sahipleri papazlardan olan temsilcilerine kendi şahsi servetinden 30.000 altın vermiştir. Kudüs'ü Müslümanlardan kurtarmak için düzenlenen haçlı seferlerinin dördüncüsünde mola ve tedarik amaçlı İstanbul'a uğrayan haçlı ordusu şehri talan ve yağma etmiştir. Kiliselerdeki Rahibeleri toplayarak Ayasofya içinde genelev kurmuştur. Kendi dindaşları bu tahribatı yapması nedeniyle sultan Fatih, ganimet olarak şehrin tüm zenginliğine el koyma hakkı var iken bunu yapmamıştır. Bu nedenle kılıç hakkı olarak, şahsi servetinden bedel ödeyerek Ayasofya'yı satın almıştır.
Hiç yorum yok:
Yorum Gönder