Hoca Neşet Efendi isimli zat bir vakıa anlatır:"1195 senesinde İstanbul Beyazıt civarında tahminen yirmi yaşında bir delikanlı var idi.Kendisine cin musallat olmuş idi.Bu delikanlı o civarda bulunan berber dükkanlarında kendisini sevenlerle sohbet ederdi.Delikanlı saf,bir yere gitmemiş, tahsili olmayan ve Türkçe'den başka bir lisan bilmeyen birisi idi.Bununlaberaber bazı gün arapçakonuşur ve arapçadan başka bir lisandan anlamaz ve Arapçayı ana lisanı gibi söyler idi.Bazı gün Farisice konuşur,başka dili anlamazdı.Bazı gün Hindçekonuşur meramını hint diliyle söylerdi.Yahudice, fransızca,Rumca,tatarca,Bulgarca,Gürcüce söyler bazı günler de hiç anlaşılmayan bir lisanla meramını anlatmaya çalışırdı.Söylediğini anlamak terceman marifetiyle olurdu.Kendisinde olduğu gün Türkçe konuşurdu.Bugün,daha evvel konuştuğu lisanlardan söylense anlamazdı.Cin taifesi ona musallat olduğu için istedikleri lisanda onu konuştururlardı.Bu delikanlıda şuursuzluk ve sair arıza gözükmezdi."
Cinnin veperinin insanda böyle bir tasarrufunu görüp kabul etmekteyiz de,Cenab-ı Hakk'ın tecelliettiği Evliyaullah'ın bedeninden sadır olanların Allah'dan olduğuna niçin inanmayız.Ağaçtan seslenen Allah,Veli kulundan niçin seselenmesin.Hz.Cebrail,bazen Efendimizin huzuruna sahabeden Dıhye kılığında gelirdi.Halbuki Dıhye(a.s)bir başka mahalde kendi libası içinde idi.Hz.Cibril için Dıhyenin bedenine girdi lafı söylenebilir mi.asla söylenemez.Hz.Cibril,Hz.Dıhyenin vücudu ile bir olmadı.Hakk Teala'nın ,Evliya kulunun bedenini istilaetmesi kitap ve sünnete muhalif değildir.İkivücudun birleşmesi diye bir şey yoktur.
Sen nefsaniyetten boşalıp senin varlığın yerine Hakk'ın varlığı kaim olursa senden söyleyen Hakk'dır.Namazda :SEMİ ALLAHÜLİMEN HAMİDE sözünü Allah,kulunun ağzıyla söyler.
Hiç yorum yok:
Yorum Gönder