“ Biz onları , kendi katımızdan bir rızk olarak her şeyin
ürünlerinin toplanıp getirildiği ,güvenli,dokunulmaz bir yere (Mekke’i
mükerremeye) yerleştirmedik mi?..”(Kasas 57)
Emin belde,bütün zıt
mizaçların güven içinde olduğu yerdir.Kuş , insanlarla aşinadır ve onlardan
emindir.Ceylan,kurt ve köpekten güvendedir.Haremde olan her korkak güvende
olur.Orada haşere öldürmek,ağaç yaprağı koparmak dahi yasaktır.Fiziksel bölge
olarak belirlenmiş olsada insanı,bir konuda zirveye ulaştıran eminlik verme e emin olma konusu
yeryüzü barışına ve yeryüzünün cennet haline getirilmesine bir
misaldir.İnsanları bu konuma ulaşan bir beldede toprağın yetiştirdiği tüm meyveler e yiyecekler mevcut
olur.Çünkü,Cenab-ı Hakk,yarattığı
bitkilerine,yarattığı hayvanatına saygı gösterilen bu beldeye yerin e
göğün bereketini indirir.
Refah seviyesi yüksek olan
devletler bu konuma ulaşabilirler mi? Mümkün değil.Çünkü bu parasal bir durum
değildir.Nefsin isteklerine gem vurabilme konumuna gelmiş insanların yurdudur “harem
bölgesi.”Ancak Allah’a ve ahirete inanan insanların bu dünyada temin
edebilecekleri ve yaşayacakları bir duygudur.Ancak TEVHİD ehli için mümkündür.
Peygamber ve evliya kalbi
de harem beldesidir.Kim onların kalbine muhabbetle girerse her iki dünyanın
afetlerinden emin olurlar.
Hafız der ki:
Saadet hazinesinin
anahtarı, gönül ehline makbul olmaktan ibarettir.
Sakın ola ki kimse bu
hususta şek ve şüphe etmesin
Hiç yorum yok:
Yorum Gönder