Enbiya (a.s) hazeratı kendi batınlarının hakikatlarının Hakk olduğunu bildiklerinden kendilerine iman eden müminlerin dahi bu hakikatı müşahede etmelerini temenni ederler ve sırası düştükce bu hakikatı bil işare beyan buyururlar. Nitekim Efendimiz (sav):"Ben gören muhakkak Hakk'ı gördü"buyurmuştur. İnsan vücudu ikilik vehmi içinde müstağrak olduğundan bu hadisi şerifi tevil edip:"Beni gören, güya muhakkak Hakk'ı gördü"manasını verip hadise "güya"manasında "ke enne" lafzını ilhak eder.
Peygamber (a.s) buyurur ki:"Halk benim hakikatımı ya görmüyorlar veyahut görüyorlar. Eğer görmüyorlarsa taaccüb ederim. Benim fiillerim ve tavırlarım hakikatımın nurunu şark güneşinden daha ziyade ızhar ediyor. Ve eğer görüyorlarsa, niçin hayret edip beni tasdik edip durmuyorlar.
Vücudlarında ikilik evhamı galib olanlar Peygamberin varlığında Hakk'ın varlığını göremezler. Çünkü avam, bu has şarabı içmeğe layık değildir...
Peygamber (a.s) buyurur ki:"Halk benim hakikatımı ya görmüyorlar veyahut görüyorlar. Eğer görmüyorlarsa taaccüb ederim. Benim fiillerim ve tavırlarım hakikatımın nurunu şark güneşinden daha ziyade ızhar ediyor. Ve eğer görüyorlarsa, niçin hayret edip beni tasdik edip durmuyorlar.
Vücudlarında ikilik evhamı galib olanlar Peygamberin varlığında Hakk'ın varlığını göremezler. Çünkü avam, bu has şarabı içmeğe layık değildir...
Hiç yorum yok:
Yorum Gönder