İnsanı Kamil, mahlukatı ilahiyyeden hiç birisine beddua etmez.zira ahlakı ilahiyye ve muhammediyye ile mütehallıktır.Uhud savaşında Efendimiz (sav) mübarek yanaklarından yaralanıp mübarek dişi kırıldı.O serveri alem,bir taraftan akan kanları silerken , diğer taraftan "Ya Rab kavmime hidayet et; zira bilmiyorlar" buyurmakta idi.Beddua etmezdi.Ve bazen onlardan beddua tarzında zahir sözler, hayırlı duadır.
Nuh (a.s) kavmi hakkında "Ya Rab ,yer yüzünde kafirlerden dönüp dolaşan bir kimse bırakma" buyurdu.İbni Arabi hazretleri Füsusul Hikem de bu kelamın şu manada hayır dua olduğunu belirtmiştir:Ya Rab,kafirler senin ismi zahirinin ahkamına müsteğrak oldular ve gizli aşikar olarak davet ettiğim halde , senin ismi Batınının ahkamına yaklaşmadılar.Sen onların cisimlerini ismi Zahirinden , ismi Batınına naklet ki ruhları bu suretle kemal bulsun"
İşte ahlakı enbiya ile muttasıf olan pirlerin duaları beddua değildir.
Hiç yorum yok:
Yorum Gönder